İzmir yanıyor.. İzmir bitiyor.. İzmir umutsuzluk kenti.. Gençler İzmir'de gelecek görmüyorlar, ilk fırsatta terk ediyorlar..
Fabrikalar kapanıyor.. Liman zaten bitti.. "Sanayi bitiyor, ticaret bitti" demek bu..
Türkiye'nin içinde ve dışında yaşayan insanlar İzmir'e gelmek, kalmak için sebep bulamıyorlar.. Ne işadamlarının yolu düşüyor İzmir'e, ne de turistlerin..
Turizm de bitiyor, yani..
Bunları bir araya getirince, ortaya en büyük sorun çıkıyor..
İşsizlik..
İzmir işsiz dolu.. Bu doğrudan esnafa yansıyor.. Onlar da kazanamaz oluyorlar.
Onlar da işçi çıkarıyorlar.. İşsizlik daha da artıyor. Daha artınca, esnaf daha da kazanamaz oluyor ve dükkânlar kapanmaya başlıyor..
Oteller kazanamıyor. Restoranlar, cafeler, eğlence yerleri kazanamıyor..
Daha dünün İstanbul'dan sonra bu ülkenin en parlak cazibe merkezi giderek ölü kente dönüyor..
Bu gidişe kim "Dur" diyecek?.. İzmir eski günlerine nasıl dönecek?.
İşin acı yanı İzmir'de bu soruya kafa yoran yok.. Aldıran yok..
İktidar İzmir'e sıcak bakmıyor. Hatta cezalandırıyor.. Antalya'yı cezalandırdığı, Antalya'nın karşısına Alanya'yı dikerek kendisine oy vermeyenleri pişman etme hesaplarına girdiği gibi.. Bu günümüze has bir şey değil.. Siyasetle başladı.. Bölükbaşı'na oy verdiği için Kırşehir'i ilçe yapan zihniyet aynen sürüyor. İzmir muhalefetin kalesi.. CHP'nin kazandığı en büyük kent.. Amiral gemisi olmalı..
CHP ortada yok.. CHP Lideri Deniz Baykal, sabahtan akşama harika konuşmalar yaparak AKP'ye, Recep Tayyip Erdoğan'a çatıyor.. Ama lafla peynir gemisi yürümüyor..
Vatanı kurtarmaya talip parti, önce elindeki İzmir'i kurtarmalı ki, görelim marifetini..
Nerde İzmir'de Baykal?..
Nerde İzmir'de CHP?..
Yani..
Siyasetçiden hayır yok..
İzmir bu ülkenin en güçlü yerel basınına sahip.. Çok iyi gazeteler çıkıyor. Satıyor da.. Başta bizim Yeni Asır!..
Onların liderlik etmeleri, el ele vererek kampanyalar düzenlemeleri, zorlamaları gerek.. İzliyorum.. Güncele kapılmış gidiyorlar.
Dernekler.. Turizmle ilgili dernekler başta.. Çünkü yanan İzmir en çok onları vuruyor.. Laf.. Bir şey yapacak halleri olsa, yaparlardı bugüne dek..
O zaman?..
O zaman İzmir'i kurtaracak bir lider gerek.. Bu lider doğal olarak İzmir Belediye Başkanı olmalı.
Kentin anahtarı onda ya.. Kent liderlerini toplamalı.. Gazetecileri, işadamlarını, sivil toplum liderlerini..
Uygulanabilir kararlar alınmalı..
Kısa, orta ve uzun vadeli çözümler bir plana bağlanmalı ve plan hemen işlemeye konmalı..
İzmir'de bu çapta bir belediye başkanı var mı?..
Bilemem.. Ahmet Priştina aniden ölünce, yerine getirilen bir ilçe Belediye Başkanı şimdi kentin başında.. İzmirliler "İyi" diyorlar.. Çeşme Festivali'ne bile gelme gereği duymayan bir Belediye Başkanı mı İzmir'i kurtaracak planın öncüsü, lideri olacak?..
İnşallah olur..
İzmir'e güç birliği gerek. Lafta kalmayan güç birliği.. Herkes gücüne göre bir ucundan tutacak ki bu ağır yük kalksın..
Ne yapacak bu güç birliği?..
Akla gelen her şeyi.. İrili ufaklı her şeyi.. "Bu mu İzmir'i kurtaracak" demeden her şeyi.. Minik minik şeyler bir araya gelince, mucizeler doğar..
İşte örnek..
İzmir'i bir fanatizm içinde bölen bu yüzden yıllardır bir baltaya sap olamayan futbol kulüpleri bir araya gelecekler.. Bu ülkenin en büyük stadı ve en büyük futbol seyircisi İzmir'de..
Öyle bir İzmir Birliği kurulacak ki, Şampiyon olacak.. Şampiyonlar Ligi'nde oynayacak..
Böyle bir futbol takımının İzmir'e sağlayacağı iç ve dış hareketliliği, İzmir'e sağlayacağı reklamı hesaplamak için hem de televizyonun olmadığı günlerde Fuar Şehirleri Kupası'nda oynayan Adnan Süvari'nin Göztepesi'nin yaptıklarını hatırlamak yeter..
Bir tek İzmir futbol takımı kurulacak, bütün kent, Barcelona gibi o takımın arkasına geçecek. İzmir, Barcelona olacak?.. Niye olmasın?. Söyleyin niye olmasın?. Nesi eksik?.
Bu güç birliği İzmir'i yeniden cazibe merkezi yapacak tematik parklar, festivaller için kolları sıvayacak.
Kültür Park yaşayan günlerine döndürülecek..
Hepsinden önemlisi.. İzmir'in bir Üniversite kentine döndürülmesi için, mevcut Üniversitelere sahip çıkılacak. Yeni fakülteler, yeni Üniversiteler için YÖK'le işbirliği yapılacak..
Bu üniversitelerin dünyaya tanıtımı için Üniversite fuarlarına gidilecek, kampanyalar düzenlenecek..
Ben İzmirli değilim.. Senede İzmir'de kalma sürem 15 günü geçmez.. Buna rağmen bunları düşünebiliyor, önerebiliyorum. İzmir'de yaşayanlar, İzmir'i sevenler çok daha ilerisini görebilir ve düşünebilirler..
Yeter ki bir lider çıksın.. Yeter ki o lider İzmir'in güçlü kişilerini etrafına toplasın.. Yeter ki düşünmeye başlasınlar..
Her şey düşünce ile başladı, dünyada!..
Elimde fener güpe gündüz "Düşünen bir lider" arıyorum İzmir'de.. Peşinden gidilecek bir lider?.. Peşinden İzmir'i, tüm güçlerini birleştirerek sürükleyecek bir lider?..
Yok mu?..
Hayal mi görüyorum?..
9 Eylül İzmir'in Kurtuluş Günü.. Az kaldı..
O günkü yazımın başlığı "Niye kurtardık o zaman" olmasın, Sevgili İzmirliler!..