KLASİK müzik dinlemek zordur.. Caz da öyle.. Önce kulak alıştıracaksınız.. Anlama ve sevme daha sonra gelir..
Konserin adı "Klasikten Caza" olunca, anlayın güçlüğünü..
Ama nasıl harika, nasıl güzeldi Cemal Reşit Rey'deki konser.. Bitsin istemedim..
Burçin Büke açtı konseri "My Dream/ Rüyam" diyerek.. Sonra rüyasını anlattı.. Chopin'le başlayıp.. Hoş bir klasik gezisi yaparken, kenardan Volkan Hürsever ve Erhan Seçkin girdiler sahneye sessiz sedasız.. Volkan Kontrbasa, Erhan davula.. Caza değişti hava yavaş yavaş..
Yesterday çalmaya başlamazlar mı.. Beatles'ın Yesterday'i.. Dün'e gittim ben de dalıp.. 70'i yıllara gittim..
Amerikan Subay Kulübü'ne giderdik Holly'yle.. Piyanoda Nejat Cendeli, basta Selçuk Sun, davulda Erol Pekcan.. Nasıl güzel olurdu o geceler..
Şimdi üç pırlanta genç!..
Üçü de konservatuar mezunu, her üçü de sazının en ustalarından.. Dahası.. Üçü de nasıl şirin, nasıl sempatik.. Öyle ayağa kaldırırlar ki gençleri..
Yani bir konser bu kadar mı güzel olur?..
Cemal Reşit Rey, Klasikten Caza konserlerini sık sık vermeli bu üçlüyle.. Ayda bir en azından.. Gençlere hem klasiği, hem cazı sevdirmenin harika formülü bu çünkü.. O gece salonun yarısı boştu, yazık değil mi?. Duyurma yetersiz çünkü..