Abuzittincim,
Şimdi ben bu kadar doları ne yapacam, nasıl harcayacam yoksa harcamasam da borsa da mı oynasam derken Maliye Bakanımız "Kişi Başına Milli Gelir 9200 dolara çıktı!" demez mi.
Yahu daha üç hafta önce 7457 dolardı. 3 ay önce de, daha nüfusumuz 72 milyon 900 binken, 5400 mü ne?
Mübarek, kefir gibi durduğu yerde çoğalıyor bilader. Seneye kalmaz 20 bin doları yakalayıp Yunanistan'ı bile sollarız alimallah.
Bu vesileyle, nüfusumuz da 50 milyona mı düştü acaba dersin? Ben şöyle bi bakkal hesabı yaptım insan sayımızı 35 milyona çekebildiğimiz takdirde Milli Gelirde İsveç'i yakalıyoruz.
Allah inşallah o günleri de gösterir.
Şimdi nüfus azaldıkça, Maliye Bakanımız "Milli gelir artıyor" diye övünürken Başbakanımızın "Üç çocuk yapın" deyişi kafa karıştırmıyor mu?.
Hayır, karıştıran bizim zındık muhalefet ve medya.. Tayyip Bey, Doğu'da sekiz, dokuz çocuk yapanlara engel olmaya çalışıyor, "Üç çocuk, üç çocuk" diyerek, aslında..
Milli gelirimiz hızla artarken, ekmek fiyatları da neredeyse ona paralel yükseliyor Abuzittincim. Ankara'da 450 gram ekmek 60 kuruş oldu. Bu demektir ki ekmeğin kilosu 1500!. Görüldüğü gibi, ekmek sütü yakalamak üzere. Makarnayıysa geçti. Eee. Ekmek alamayanlar makarna yesin.. Daha ekonomik olacak.
Ama kahvaltıyı düşün, çayla da makarna pek gitmez gibime geliyor. Veya kızarmış fiyong makarna üzerine sürülmüş portakal kabuğu reçeliyle çay. Yoksa çay yerine Nescafe mi içmeli? Milli Gelirimiz hızla artarken Abuzittincim, sanki Milli Giderimizde de artıyormuş gibi bi durum var. Neden dersen, şimdiye kadar borçlarımızın faizi için haftada 1 milyar dolar ödemek zorundaydık. Ama artık o da yetmiyor. Çünkü faiz borcumuz yıllık 57 milyar doları bulmuş elhamdülillah.. Güzel bi gelişme. Çünkü biliyorsun "Borç yiğidin kamçısı" dır. Ben sayın Başbakanımız "Dış borçlarımızın Milli Hasılamıza göre oranı her geçen gün biraz daha düşüyor" dedikçe "Eyvah yiğitlik elden gidiyor" diye kahroluyordum. Ama son rakamlar gösteriyor ki yiğitliği elden bırakmayacaz. Hele Dolar biraz daha artarsa milletçe yiğitliğimizle daha çok böbürlenebilir, boş kalmış tepelerle, tüm taksilerin motor kaputlarını daha büyük Türk bayraklarıyla donatabiliriz.
Bu arada Abuzittincim, hükümetimizin güya AB ilgili müzakereleri askıya aldığı şeklinde, muhalefet tarafından çıkartılan dedikodulara, adeta tokat gibi bi cevap İstanbul Belediyesinden geldi kardeşim. Avrupa Birliği mevzuatına uyum çerçevesinde, bundan böyle İstanbul'da otobüslere "ayakta adam alınmayacak" mış. Bu, AB yolunda atılmış somut bi adım değil de nedir Abuzittincim? Hükümetimizin AB yolundaki kararlılığını görmezden gelip bi takım yalan haberler uyduranlar nankördür nankör!
Münasip yerlerinden öperim kardeşim.
Güneş.