Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

İhtiyacın yok Mehmet!..

Mehmet Demirkol genç kuşağın en yetenekli yazarlarından biriydi, tanıdığımda.. Bütün gücümle destek oldum. Yönettiğim TelePazar'ın tek futbol yorumcusu yapıp, televizyonda ona yer açarken, o zamanki Genel Yayın Müdürü, sevgili kardeşim Mehmet Yılmaz'a uzun uzun anlatıp, Radikal'den Milliyet'e transferini sağladım. Daha sonra uzun süre SABAH'a gelmesi için uğraştım. Haber alan Milliyet maaşına önemli bir zam yapınca beni aradı. "Ağabey sana söz verdim. İstersen gene de gelirim" dedi, tam sportmence.. "Mutluysan kal" dedim. "Bu senin hayatın.."
Kaldı..
90 Dakika'ya katılması için uğraştım, başardım..
Ne olduysa ondan sonra oldu.. O Mehmet gitti. Hıncal takıntılı bir başka Mehmet geldi.. 90 Dakika yüzünden Fener cephesinden gelen e-mail'lerin mi etkisinde kaldı, birisi dolduruşa mı getirdi, bilemem. İstifa etmeye kalkıştı. Fuat, Haşmet ben, döndürmek için neler yaptık, başardık.. Bir hafta geçti.. Gene istifa edince "Bu iş oyuncak değil" dedik, bağrımıza taş bastık. Gitti.
Sadece 90 Dakika'dan değil, birlikte kurduğumuz Salı sohbet yemeklerinden de gitti. Bir daha uğramadı, telefonlar ettiğim, mesajlar attığım halde..
Gittiği günden beri Hıncal takıntısı artarak sürüyor. İki yazısından biri bana cevap.. Takıntısı ortaya çıkmasın, "Gene Hıncal'la uğraşıyor" demesinler diye adımı geçirmiyor, hatta yanıt olduğunu dahi gizliyor, orijinal fikir gibi yazıyor.
Örnek..
Musa Çözen'i ağır şekilde eleştiriyor, milleti tükürür, sümkürür gösteren iğrenç yakın çekimler uğruna topu kaybettiğini yazıyorum.. Mehmet "Kabahat Çözen'de değil, DigiTürk yönetiminde HD sistemi yakın çekimde asıl farkını ortaya koyduğu için, müdürler yakın çekim istiyor, Musa da uymak zorunda kalıyor" diyor.
Yani işin aslı başka.. "Hıncal araştırmadan sallıyor" diyor fikrince..
Peki ya geçen yıllar?.. Ayni ağır eleştirileri ben hep yaparken gene HD mi vardı, ha?..
Örnek.. Ben İngiltere liginin 14'üncüsü ile sonuncusu arasında oynanan maçı anlatan yazıdan bir gol anını naklediyorum, Sunday Times'ten.. Soruyorum.. "Türkiye'de en son ne zaman okudunuz böyle bir maç, gol yazısını" diye.. Ki, bu ülkede, Fener, Galatasaray, Beşiktaş dışındakilerin maçları yazılmaz bile.. Sadece skor olarak geçer..
Mehmet gene beni, sırça köşkten sallamakla itham eden bir yazı daha döşeniyor..
"Türkiye'de maç yazıları neden kötü.." diye. Çünkü bizde gazetecinin zamanı yoktur. Gazete erken basılır. Falan da filan..
Peki bu ülkede neticede bu ülke sınırları içinde dağılan gazeteler erken basılır da, eloğlu dünyaya dağılan gazetelerini ertesi gün mü basar?.. Onlarda zaman zorlaması yok mu, bir.. Peki bu gazetenin en çok dağıldığı, en çok satıldığı, en çok ilan geliri sağladığı İstanbul'da baskılar sabaha karşı yapılmaz mı?.. Onlara adam gibi maç yazısı niye yazılmaz, bu iki.. Benim o örnek yazıyı alıp alıntıladığım hafta, GençlerbirliğiFenerbahçe gibi, hem de benim medyamın en önem verdiği, sayfalar ayırdığı, peşine yığınla muhabir ve yazar taktığı takımın maçı saat 15.30'da oynandı. Gazeteler o gece saat 19.00'da oynanan Beşiktaş maçını zaten beklediklerinden bol vakit de vardı. Neden adam gibi bir maç yazısı hiç değilse, "Fırsat bu fırsat" diye o maça yazılmadı?.. İş bitmiş Mehmet.. İş bitmiş.. Salla, şişir, doldur, spor sayfası tamam..
Hıncal takıntısıyla bunu çözemezsin.
Bak Sevgili kardeşim..
Tekrar söylüyorum. Bu ülkenin en yetenekli gençlerinden birisin. Orijinal fikirlerin harika.. Ne fikir bulmak, ne de polemiğe girip şöhret olmak için Hıncal'a ihtiyacın yok.. Kalemin enfes. İnsan şurup gibi okuyor.
Milli forma gibi hele de günümüzde çok hassas bir konuda turkuazı destekleyecek kadar özgür düşünceli ve yüreklisin.. Bu konuda sana candan katılıyorum.
Milli formanın bayrak rengi olması şart değil.. Almanlar, federasyonlarının rengi yeşil formayla Dünya Kupası finallerinde oynadılar kaç kez.. İzledim.
Hollanda'nın portakal rengi, bayrağında yok. Hanedanın adından ve renginden geliyor oranj!...
İtalya milli formasının gök mavisi bayrağında var mı?.. Hayır ulusal renkleri o..
Peki turkuaz ne?.. Adı üstünde.. Türk rengi..
Palavra değil. Tarihteki ilk Türk devletinin bayrağının rengidir bu.. O devirde Türklerin en büyük düşmanı Çinliler kıpkırmızıyken..
Bayrak kutsaldır. Türk bayrağı dünyanın en güzel en anlamlı bayraklarından biridir. Tartışmam bile..
Bu bayrağı milli formayla da çarpıştırmam. Getirir formanın göğsüne gururla koyarım.. Turkuaz formanın Türk Milli Takımı'na çok yakışacağını düşünüyorum, senin gibi..
Seninle ayni şeyi düşünmek de beni hiç rahatsız etmiyor, tersine gurur veriyor..
Anlayabildin mi Mehmet?.. Anlatabildim mi?.. Tartışalım.. Sonuna kadar tartışalım. Ama fikirlerimiz tartışsın, takıntılarımız değil, benim genç kardeşim..
Sevgilerimle.. Öpüyorum..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA