M. ALİ gene başardı.. Yıllar önce Çırağan'da şimdi işine son verilmiş, Türk düşmanı Genel Müdürün yok ettiği bir güzellik vardı, Boğaz kenarında. Q Caz Bar yazlığı.. Manzara, müzik, servis.. Her şeyi mükemmeldi.. Hemen her gece koşar, tüm dostlarımı orda ağırlardım.
İki yazdır hissediyorduk boşluğu..
..Ve bu yaz.. Yeni Q Caz Bar'da her şey eskisi gibiydi.. Deniz tarafı tamamen açılmış. Üst kapalı. Üzerinize rutubet yağmıyor. Gene enfes Boğaz manzarası.. Gene Boğaz'dan esen o enfes meltem..
Ve M. Ali'nin koyduğu enfes müzik..
Azerbaycanlı bir karı koca, akşam üzerleri, sekizden on buçuğa ordalar.. Nara ve Emin.. Emin çalıyor, Nara söylüyor. Ama nasıl güzel çalıyor Emin piyanoyu ve nasıl güzel söylüyor Nara, dünyanın en romantik şarkılarını.. Operalardan.. Napolitenlerden.. Şansonlardan.. Latinlerden.. Müzikallerden..
Nasıl kadife bir sesi var Nara'nın.. Nasıl içine akıtıyor insanın şarkıları..
Yani eğer, bu Boğaz'ın kenarında, bu Nara'yı dinlerken, sevgilinizin elini avcunuzun içine almadıysanız, "Aşkı yaşadım" demeyin.
Nara, pazartesi geceleri, saat 10.30'dan sonra söylüyormuş. Perşembe yok. O gece İlham Ağabey (Gencer) yapıyor, Mutlu Saatler müziğini..
Nara bitti, 11 gibi, Hazel başladı.. New Yorklu bir zenci cazcı.. O da harika.. Saati bire vurdurduk..