SEVGİLİ Dostum Atilla Dorsay "Hıncal, üzerinde çok tartışılan, karmaşık, 'Önemli' filmlere gitmiyor" demiş..
"James Bond'u herkes görür ve yazar, bu marifet değil" demiş..
"Lütfen biraz zahmet edip, kendini zorlayıp zor filmleri de yazsın. O zaman gerçek anlamda yararı olur" demiş..
İki sayfa ötede de Cenneti Beklerken adlı, Derviş Zaim filmini eleştirmiş..
"Zaim'in temel kusuru, senaryosunu bir ikinci gözün yardımına, en azından okumasına teslim etmemesi..
Bu haliyle film, sıradan seyirci için fazla yüklü, izlenmesi zor bir görünüm arz ediyor. Oysa bu önemde bir filmin kitleye ulaşması ne iyi olurdu. Biraz sadeleştirme, buna katkıda bulunabilirdi."
Yani..
Yazar "Zor" filme gitmiyor.. Kusur..
Yönetmen "Zor" film yapıyor.. O da kusur..
Eeee?..
Bir de..
"Hıncal zor filme gitsin" diyen Sevgili Atilla "Unutamadığı 10 film"i saymış, röportajında..
Onunu da gördüm.. Onunu da çok sevdim.. Onu da, benim ilk onumda olmasa da, unutamadığım filmlerdendir.
Atilla'nın ilk onunda, benim seyretmediğim zor filmlerden biri niye yok?..
Zor filmlerden unutamadığı hiç mi olmamış?..
Eeeee?..