Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Tecelli'den Abuzittin'e mektuplar

Abuzittinciğim,
Geçmiş bayramın kutlu olsun.. Çok şükür, kazasız belasız bi Ramazan Bayramı'nı daha geride bıraktık kardeşim. Benim Ramazan Bayramlarında, şayet iftara yakın saatlerde yollarda kaldıysam, ödüm patlıyor Abuzittinciğim... Senin oralarda da durum pek farklı olmasa gerek ama Ankara'da trafik o saatlerde çıldırıyor. İftara saatinde yetişmek için herkes gazı köklüyor bilader.. Ne yeşil ışık dinleyen var, ne hız tahdidi, ne yaya geçidi.. Şehrin göbeğinde ters yola giren bile var. Yalnız Ankara değil her yerde durum aynı galiba..
Geçen hafta Konya'da Mevlana'nın türbesini ziyaretten ayrılıyorum, tam oradaki yaya geçidinde, yeşil ışık yayalara yanıyor, minibüsün altından zor çekip kurtardılar.. Adam camı açmış "..moruk yürüsene!" diye bi de bağırıyor bana.. İftara yetişecekmiş.. Bilader iftara yalnız sen mi yetişecen?
Ah Abuzittinciğim böyle durumlarda İsmet İraz gibi olamadığına çok yanıyorum.. "..gel len buraya!" diyip bi tekvando tekmesi. Herif tövbe, bi daha kırmızıyı gördüğünde bir kilometre ötede durur!
Hayır, doğru dürüst trafik polisi olsa, doğru dürüst ceza uygulasa, tekvandocu tekmesine gerek kalmadan gene trafik düzene girer ama yok ki.. Hele top saati, trafik polisini hiç göremezsin çünkü muhterem bir saat önceden iftarını açma hazırlığında.
Şimdi bayram günlerinde, uzun yollarda, bilmem kaç kilometrede bi trafik kontrolü olacakmış.. Sen 30 gün Ankara'da neredeydin kardeşim? Açıklayın bakalım iftar saatine yakın kaç kaza olmuş, öğrenelim.. Ki vatandaşların çoğu, rapor tutmaya polisin molisin gelmeyeceğini bildiğinden, bi de oruçlu oruçlu asaplarını bozmamak için, tokalaşıp ayrılıyorlar.
Neyse.. İnşallah şu bayram günlerinde yollar kan gölüne dönmez! Melahat hanımın muhtardan "fakirlik belgesi" istemesine ne dersin Abuzittinciğim..
Melahat hanım bizim alt kattaki değil, İmar Bankası'nın patronu Kemal Uzan'ın eşi Melahat hanım.. Halen Ahmet Paşa Yalısı'nda ikamet ederken, git muhtardan "fakirlik belgesi" iste. O zaman, günde 1 dolara geçinmeye çalışan en az 3 buçuk milyon vatandaşımızın muhtardan "ölü" belgesi alması lazım Abuzittin'ciğim.. Yalnız trafiğin değil her şeyin çivisi çıkmış..
Bu Dubai Towers'ın da çivisi çıkmak üzere.. Anlaşma nasıl yapılmış hâlâ belli değil.. "Belediye arsayı beleşe yakın vermiş" diyorlar, o da güzel.. Şimdi bi de halka açık şirket kurulacakmış..
Eee?.. Ordan toplanan paralarla kuleyi inşa etmeye başlayacaklarmış.. Tabii, altyapı yetmeyeceğinden yeni yeni istimlak yapılacak, yeni yeni yollar açılacak..
Bunları kim yapacak, Belediye.. Parayı nerden bulacak? Muhtemeldir ki hükümetten.. O n'apacak? Yeni vergiler icat edecek, eskileri de katlayacak.. Özeti, bu kule kazığı gene vatandaşa girecek..Yani kazık sana bana girecek..
Hadi uzunluğundan geçtik diyelim.. Bari "burgusuz" olsa.. Bilmem derdimi anlatabiliyor muyum kardeşim?
Münasip yerlerinden öperim Abuzittinciğim.
Kardeşin Güneş.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA