BEN estetik cerrahiye kesinlikle karşı değilim.. Mutlu olmanın yolu, insanın kendi ile barışık olmasından geçer. Sabah aynaya baktığınızda gördüklerinizden hoşlanmıyorsanız, kendinizle barışık olamazsınız..
O zaman iki yol var..
Ya gördüğünüzü sevmeyi, onunla yaşamayı öğreneceksiniz.. Gerekirse bir ruh doktoru desteği ile..
Ya da gördüğünüzü, seveceğiniz bir şekle dönüştüreceksiniz.. Gerekirse bir estetik cerrah yardımı ile..
Tabii bu söylediklerim normal insanlar için. Kendini hep şişman, hep çirkin bulanlarınki ruhsal hastalık.. Onların ayrı tedavileri gerekir, sözüm onlara değil.
Estetik cerrahi ülkemizde fevkalade iyi düzeyde.. Bir de doktorlar birbirlerine, açık gizli saldırmaktan vazgeçseler..
"Vah vah.. Seni hangi kasap kesmiş.. Bana gel düzelteyim" cümlesi, ülkemizde estetik cerrahinin altını oyuyor..
Biz böyleyiz, el oğlu nasıl?.. Dr. Onur Erol, bu temmuzda Stockholm'deki Uluslararası Estetik Cerrahisi Seminerinde kendi icadı ünlü Türk Lokumu tekniğini anlattı. Döndü geldi..
New York'tan bir e-mail buldu masasında..
Dünyanın en ünlü estetik cerrahlarından Daniel C. Baker şöyle diyordu..
"Sevgili Onur, Stockholm'deki dersinizden çok şeyler öğrendim. Tebliğinizin bir kopyasını bana yollar mısınız?. İstanbul'a gelince sizi mutlak ziyaret edeceğim.. En iyi dileklerimle.."