AVRUPA şampiyonu olan 17 yaş altı milli takımımızın sahaya çıkan kadrosunda 6 Galatasaraylı vardı. Sonra bir Galatasaraylı daha girdi oyuna..
Bu ne demekti, peki?..
Galatasaray'da sadece Galatasaray'ın değil, milli takımın da altyapısı vardı..
Peki tek satır okudunuz mu, bu başarının perde arkası ile ilgili, her gün sekiz on sayfa spor yapan gazetelerde..
1997 yılında, Faruk Süren, Burak Elmas'ı altyapının başına getirdi. Burak, teknik direktör Fatih Terim ve ikinci başkan Ali Dürüst ile işbirliği yaparak Florya'da bir okul kurdu. Elmas ailesi bu okul için bir serveti Galatasaray'a hibe etti. Bu ülkenin en modern, en ileri tesislerinden biri ortaya çıktı.. Bir okul. Spor dalı futbol olan bir okuldu bu..
Bana okulu Burak değil, Fatih gezdirmişti o yıllarda.. Coşkuyla, heyecanla.. Büyülenmiştim..
Hoca tüm boş vakitlerinde bu okulda, bu gençlerle beraberdi. Kantinde, kafede, terasta, sınıflarda..
"Burada nasıl mutlu oluyorum bilemezsin Hıncal" dedi bana..
Bugün milli takımın iskeletinden de fazlasını oluşturan gençler, işte o okulda futbola başlayan çocuklar..
Fatih Terim-Burak Elmas altyapısından yetişen büyükler de var.. Gelecek yıllarda Galatasaray'ı ve milli takımı omuzlamaya hazırlanan..
Cafercan, Mülayim, Arda, Uğur, Zafer ve niceleri..
Teşekkürler Burak Elmas.. Teşekkürler Fatih Hocam..
Bugün adınız anılmasa bile, eserlerinizin gururunu içten içe yaşadığınızı biliyorum.
Bugün nasıl mutlu olduğunuzu biliyorum.