Four Seasons mutfağında Elena'nın enfes pizzalarını tadarken (Bakınız dünkü köşem) aklıma geldi, bu klasik Playboy fıkrası.. Bu köşede yıllar önce yayınlamıştım.
Amerikalı yaşlı kadın, Avrupa turunda Napoli'ye gelmiş. Sabah otelden çıkmış iki adım atmış ki, bir pizzacı.. Vitrinde unlar içinde bir adam.. Belden yukarısı çıplak.. Sırtüstü yatmış.. Elindeki hamuru havaya fırlatıyor.. Hamur şak diye karnının üstüne düşünce biraz açılıyor. Bir daha fırlatıyor.. Çıplak karna çarpınca az daha açılıyor. İstenen boya gelene dek..
Bu garip hamur açma şekli Amerikalı kadını fena halde iğrendiriyor ve öfkelendiriyor. Hışımla içeri dalıp, kasanın başında oturan patrona bağırıyor..
"Bu ne rezillik.. Az daha bayılıyordum!.."
Patron gülüyor.. "Hanımefendi, bir saat evvel geçseydiniz ve onu doughnut yaparken görseydiniz, herhalde ölürdünüz!.."
Doughnut, bir nevi Amerikan simitidir, bilmeyenler için.. Daha ufak, daha kalın..