Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Tecelli'den Abuzittin'e Mektuplar

Abuzittinciğim,
Geçenler de Kalkan'a gittim.
Derli toplu, şirin bi tatil yöresi olmuş.. Eskiden böyle değildi.. Daha bi Anadolu havası vardı.. Daracık sokaklara arabalar girer çıkar, hoparlörlerden ciyak ciyak sesler fışkırırdı. Dükkanların vitrinleri, lokantalar kafeler çok zevksiz döşenirdi.. Kalkanlılar da sabah uykusunu alamadan kalkmış adamlar gibi, asık suratlıydılar. Şimdi öyle değil. İnsanlar güler yüzlü,nazik.. Etraf tertemiz.. Gürültü yok.. Arabalar belli saatlerde yolları yayalara bırakıyor.. Dükkanların vitrinleri
özenle döşenmiş.. Lokantaların, kafelerin masaları üzerindeki örtüler, rengarenk, pırıl pırıl.. Fiyatlar makul, balıklar taze.. Kısacası her şey hoş.. Kafa dinlemek için, şu günlerde tatile çıkmak istersen, "Kalkan" derim..
Sonra günü birlik bi çok yere gitme imkanın var.. Kaş'a git. Bilirsin Kaş'da kendine has çok güzel bi yerdir.. Saklıkent'e git.. Kekova'ya git.. Bi sürü yer var ama sakın Demre'ye gitme.. Daha doğrusu Demre değil de Demre'nin ötesine Antalya'ya doğru gitme.. Önce, Kalkan'ın kedilerini yazayım sonra neden "gitme" dediğimi de anlatırım.
Bu Kalkan'ın kedileri çok enteresan Abuzittin'ciğim.. O deniz kenarı boyunca giden yolda, bi sürü lokanta ve her lokantada da ben diyim on sen de yirmi kedi var. Belki de sayıları daha az da lokanta lokanta dolaştıklarından bana öyle geldi.Yemek yiyorsun, dibinde kedilerden bi ordu. Lakin heriflerin hiç sesi çıkmıyor.. "Miyav" diyen yok. Lokanta kedisi miyavlar, masanın altına girer, papucunu tırmalar, daha da yüz bulursa kucağına tırmanır.. Bunlar öyle değil. Sen yemeğini yerken uslu uslu oturuyorlar.. "Bana da ver" diye arsız arsız bakan bile yok.. Ha, diyelim balığın kılçığından birazını koparıp verdin.. Kimin önüne düştüyse o yiyor.. Ötekiler gene sakin! Pes valla. Garsona "Bunları nasıl böyle alıştırdınız?" dedim. "Biz bi şi yapmadık.. Buranın kedileri böyle.. İnsanlara benzemezler" dedi.
Hakkaten benzemiyorlar
Abuzittinciğim.. Üzerinde lop etiyle balık kılçığı bu.. Kimin önüne düştüyse onun.. Saldıran yok. Sen, İstanbul'un göbeğinde insanlara bedava balık dağıttığını düşün!Kalkan'ın kedilerinin tüyleri, bizim gençlerin kafasına sürdükleri jölelerden sürünmüş gibi, hafif ıslak ve parıldıyor. Ayrıca hepsi de semiz. KBDMG, yani kedi başına düşen milli gelir 20 bin dolardan az değilmiş gibi duruyor. Avrupalılar gelsin de Kalkan'ın kedilerini görsün..
Derken köşebaşında koca bi köpek belirdi.. "Şimdi kıyamet koptu!" dedim. Köpek hızla kedilerin üzerine koştu ve az önce balık kılcığını yiyen siyah kedinin ağzını kokladı!. Resmen koklaştılar. Ötekiler gene oralı değil.. Bunlar koklaşıyor.. Sonra, yalanıp gitti. Kalkan'ın köpekleri de bi tuhaf olmuş..
Acaba Kalkan'da kedi mi olsam?
Sana Demre'nin ötesine neden gitme dediğimi gelecek sefere yazarım.. Münasip yerlerinden öperim kardeşim.
Güneş.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA