Güpegündüz, kentin göbeğinde 5 kurşunla vurulan Ahmet Çakar 2.5 ay sonra programına dönebildi, pazar gecesi.. (Hoş geldin Doktor..)
Ama onu vuranlarla ilgili henüz tek kelime açıklama yok. Yığınla şahit varken bir robot resim çizdirip dağıtmayı dahi başaramayan polis olumlu bir adım atsa, herhalde haber alırdık.. Onlar söylerdi zaten.. Giderek bir suç ve suçlular cehennemine dönen İstanbul'da değil sokağa çıkmak, kendi kapısı önüne inmek, kapıyı açmak bile korkulu olay haline gelmeye başladı..
İstanbul büyük bir hızla, dünyanın en büyük suç merkezlerinden biri olmaya gidiyor.
Ne yazık ki, benim sevgili medyam, bu dehşetin dahi farkında değil.. Balık hafızamızla, bugün yazdığımızı, yarın unuttuğumuz için, gelişmeleri yan yana koymayı, sonuç çıkarmayı ve "İstanbul nereye gidiyor beyler" diye bağırmayı, sesimizi taa Ankaralara duyurup, acil ve radikal önlemlerle, dönüşü olmayan noktaya gelmeden bir şeyler yapılmasını sağlamayı başaramıyoruz.
Medya uyuyor.. Polis uyuyor.. İstanbul elden gidiyor!..