Fatih Terim bu ülkenin yetiştirdiği en büyük teknik direktörlerden biri.. Birincisi.. Dünya çapında kişiliği var.. Biz içeride ne dersek diyelim, dışarıdaki saygınlığı, itibarı, imajı aynen sürüyor.. Floransa'da hâlâ imparator.. Milano'da, Maldini ve çetesinin oyununa geldiğini her İtalyan biliyor. Terim'in dönüşü hem Türkiye, hem Galatasaray için büyük şans.. Bu düşüncemizde en küçük bir gerileme yok.. Ama eleştirilerimizi, eskiden olduğu gibi, lafı hiç eveleyip gevelemeden, yuvarlatıp, yumuşatmadan yapmaya devam edeceğiz. "Homo homini lupus" insanlık tarihinin en unutulmaz laflarından biridir. Thomas Hobbes, insanın en büyük zaafının gene kendisi olduğunu böyle anlatır: "İnsan, insanın kurdudur.." Fatih Terim'in kurdu da, gene Fatih Terim'in kendisi.. Terim, İmparator.. Doğru.. Terim, girişi 1000 dolar olan konferanslarda iş adamlarına liderlik dersi veren bir düşünce adamı.. Doğru.. Terim o konferansta başarının en büyük unsurunun "Takım Oyunu" olduğunu anlatmıştı.. Doğru.. Peki ele talkın verenin, salkım yutma hakkı var mı?.. Hani nerede Fatih Terim'in takımı.. Fatih Terim, ısrarla ve inatla, Galatasaray kulübesinde tek başına oturmaya devam ediyor.. Doğru kulübe dışarıdan bakınca kalabalık.. Ama kuru kalabalık.. Orada emir kulları var.. Kurmaylar değil.. Bir komutanı "Komutan" yapan kurmaylarıdır.. Araştırmaları onlar yaparlar. Bilgileri toplarlar.. Görüşlerini naklederler.. Komutan bu verilerin ışığı altında durum muhakemesi yapar ve karar verir.. Savaşın sonunda tüm alkışlar ve yergiler "Karar veren" adama, yani komutana aittir. Kurmayların adı bile geçmez.. Yani çok iyi de olsalar, kurmaylar komutana ortaklık etmezler.. Bunun altını çizelim.. Kurmay heyeti ne kadar güçlü olursa olsun, esas olan komutandır. Zaten o kurmayları seçen de o değil midir?.. Fatih Terim anlaşılmaz bir şekilde kurmaysız çalışıyor. İki sebeb olabilir. 1-Ben her işi bilirim, her işi yaparım.. Yanlış.. Dünya üzerinde böyle bir teknik direktör yok.. 40 sene evvel, kulüpler minicikken belki vardı.. Bugün hepsi dev organizasyonlar. Bir adamın yetmesi söz konusu değil. 2- Y a n ı m d a güçlü isimler olursa, zaferden onlara pay çıkar. Başarım gölgelenir.. Üzülerek ifade edeyim ki, bana doğru gelen ihtimal bu.. Birinci Terim döneminde kazanılan ve Galatasaray'ı bugün Türkiye'nin tek dünya markası yapan (Arçelik falan değil.. Dünyanın her yerinde tek Türk markası Galatasaray) yapan başarılarda Hagi, Popescu ve Taffarel'in rolünü anlatan yazılar ve sözler Terim'i etkilemiş gibi.. "Takım oyunu" diye iş adamlarına ders veren Terim'in bugün tek yıldızı kendisi olan bir takım kurmasını başka türlü izah edemiyorum. Fatih Terim böyle bir yanlışı nasıl yapar?.. Hagi, Popescu ve Taffarel, Avrupa'da işleri bitmiş adamlar olarak Türkiye'ye geldiler. Onları zafere taşıyan Terim oldu. Bu zaferlerin sonunda Terim'e Avrupa yolları açılırken, Hagi, Popescu ve Taffarel ne oldular?.. Hagi Romanya'nın başına geçti, iki maçta kovuldu. Taffarel ve Popescu ikinci sınıf takımlarla Avrupa'ya döndüler, o takımlarda ile yedek kalıp yok oldular.. O zaman?.. Elin ağzı torba değil.. Terim'i, aslında Galatasaray'ı yıpratmak isteyenlerin dedikodu düzeyini aşmayan yorumları, "İmparator" u nasıl etkiler?.. Fatih Terim her şeyi yapamaz.. Her şeyi düşünemez.. En basit şeyler gözünden kaçabilir.. İşte bu anda kurmaylar devreye girmeli ve uyarmalılar.. Kulübede Fatih Terim'i uyaracak, uyarmaya cesaret edecek tek kişi var mı?.. Ben Derwall ile Denizli'nin nasıl çatır çatır kavga ettiklerini, Denizli'nin hatta kampı terk edip gittiğini bilirim. Piontek ile Terim'in nasıl beyin fırtınası yaptıklarını dünya bilir. Hani bugün Galatasaray'da bu ekip?.. Hani Terim'i, farkına varmadığı ayrıntılarda uyaracak, temel konularda tartışacak kurmaylar?.. Hani Terim takıntılarının üzerine gitmeye cesaret eden yardımcılar.. Fatih Terim tek adam olmak ve kalmakta bu kadar ısrarlı olmasaydı, bugün Galatasaray şampiyonluk yarışının içinde olurdu. Ama Özhan Canaydın futbol şubesini de yok edince, Fatih Terim yapayalnız kaldı. Bu yalnızlığın faturasını Galatasaray ödemeye devam ediyor. Bir örnek vereyim.. Kulübede kurmaylar olsaydı, Galatasaray Fenerbahçe maçını kazanırdı. Terim herkesin gördüğü gerçekleri göremedi. Göremeyebilir. Bu normal.. Anormal olan kurmaylarının görüp kendisini uyarmamaları.. Volkan'ın oyunda kalmasının, Ümit Karan'ın çıkıp, Bratu'nun girmesinin intihar olduğunu kimse İmparator'un kulağına fısıldamadı. Galatasaray Terim'in yaptığı ve yapmadığı değişikliklerle sahada 9 kişi kaldı. Fener hatta fazla adamla oynamaya başladı. Galatasaray üzerine gittiği rakibini dağıtırken birden korktu. Geriye çekildi.. Türkiye'nin en tehlikeli hücum adamlarına sahip (Van Hooijdonk, Nobre, Tuncay, Mehmet Yozgatlı, Ümit) Fenerbahçe önünde oyunu savunmada kabul etmenin intihar olduğunu da kimse söylemedi.. Terim'in yanlış kararları yenilgiyi getirdi. Başa dönelim.. Kararlar yanlıştı, çünkü Terim'in kurmayları yoktu. Fatih Terim bu yılı kaybetti. Gelecek yıl kalır mı bilmem.. Ama böyle kalırsa, bir yıl daha kaybeder. Gelecek yıl kulübede, doktorundan mentörüne, kondisyonerinden, kaleci antrenörüne, en önemlisi, Galatasaray'ı Terim'den sonra taşıyacak çapta bir yardımcısına, bir Kurmay Heyet oturmazsa, Terim'in kalmasına gerek yok!..