Türk futbol tarihinin en ağır cezalarını Galatasaray ile Trabzonspor aldı. İki büyük, 5 maç seyircisiz oynama cezasına çarptırıldı. Suçu taraftar işledi; bedelini kulüpler ödüyor. Futbol Federasyonu, seyircisiz oynamanın kurallarını 22'nci maddede şöyle belirliyor:
"Seyircisiz müsabakalarda stadyuma sadece; federasyon yönetici ve yetkilileri, devlet protokolüne dahil kişiler, ilgili kulüp başkanları, kulüplerin müsabakadan en geç 2 gün önce bildireceği en fazla 25 kişilik bir liste ile varsa kulüplerin PAF takım teknik kadro ve oyuncuları, federasyondan izin amış kişiler ile Türkiye Spor Yazarları Derneği'nce akredite olmuş basın mensupları girebilir..."
Bunu neden yazdım? Milli Takım, Almanya'da 3 seyircisiz maç oynadı. Protokol tribününde yer alan iki ülke yetkilileri adeta taraftar gibiydi. Haluk Ulusoy ve ekibi bu maçlarda hiç susmadan tezahürat yaptılar. Seyircisiz maçta demek ki protokol tezahürat yapabiliyor.
G.Saray ve Trabzon yöneticileri kurallar doğrultusunda protokol tribününü doldurup takımlarına seyirci gibi destek verebilirler. Sessiz maçlarda oyuncunun küçük bile olsa böyle bir desteğe ihtiyacı oluyor. Tabii gelecek olanların nefesi de güçlü olmalı!