İki takımın yaş ortalamasına baktığımda G.Saray 27.2, Hırvat takımı ise 27.5'ti. Hırvatlar'ın G.Saray'a karşı gözle görülür boy üstünlüğü vardı. Kalecileri Ivesa adeta basketboldan devşirme edilmişti. Bu şartlarda G.Saray için tek bir oyun anlayışı olabalirdi: Yerden ayağa pas yapacaksın. Aralara bırakacağın final toplarında Hakan ve Ümit'i buluşturup golü bulacaksın. G.Saray ne yaptı? Sürekli geriden Song, Servet ve Uğur üçlüsünün şişirme toplarıyla hücuma çıkmaya çalıştı. Atılan bu toplar Hırvat savunmasından sürekli geriye döndü. Türk Milli Takımı'nda forma giyen oyuncu grubunun uzun boylu rakibe karşı havadan oynayarak gol bulamayacaklarını bilmemesi çok şaşırtıcıydı. Bu yanlış oyun felsefesinin ana nedeni rakibi hafife almaktı.
Feldkamp basın toplantısında "Rakip zayıf da olsa küçük görmemek gerekir" şeklinde oyuncularına mesaj yollamıştı. Ama bu mesaj çoğunun bir kulağından girip diğerinden çıkmış olacak ki, Galatasaraylı futbolcular "Nasıl olsa kazanırız" ciddiyetsizliğindeydi.
Hırvatlar G.Saray'la baş edemeyeceklerini biliyorlardı. Maç öncesi psikolojik gerginlik yarattılar. G.Saray sahada ısınırken tünelden çıkan Hırvatlar doğrudan G.Saray'ın çalıştığı alanı işgal etti. Bunun amacı rakibi sinirlendirip psikolojik olarak germekti.
AKILLI DEĞİŞİKLİK
G.Saray hücum ederken ilk yarıda topu yere üç kez indirdi, ikisinde Ümit Karan ve Ayhan'la gole yaklaştı; üçüncüde de Ayhan'la golü buldu. Rakibin tüm atakları, G.Saray'ın hücuma çıkarken kaptırdığı toplardan gerçekleşti. Hasan'ın tek top oynama yerine ısrarla rakibini çalımla geçmeye kalkışması orta alanda zaafiyet yarattı. Futbol basit bir oyun. Servet'in rakibin baskısı altındayken ayağındaki topu dışarıya vurmaması penaltıya neden oldu.
G.Saraylı futbolcular Feldkamp'tan azar işitmiş olacaklar ki, ikinci yarı sürekli yerden ayağa oynadılar. Hücumu kanatlardan düşünüp Sabri, Volkan ve Ayhan'la bol bol orta yaptılar.
Kalli'nin 52'nci dakikada Hasan'ı oyundan erken alıp Barış'ı sokması çok akıllı bir hamleydi. Bir anda G.Saray'ın orta alanına dinamizm, çabukluk ve mücadele gücü geldi. Özellikle önde yapılan pres Hırvat takımının direncini kırdı. Kontrol G.Saray'a geçti. Volkan, Rize'ye attığı frikik golünün benzerini Hırvat takımına da atıp G.Saray'ı mutluluğa taşıdı.