Eğer büyük bir sürpriz olmazsa Fransa'da Sarkozy'nin seçimleri kaybetmesiyle beraber yeni bir dönem başlayacak. Sarkozy için son darbe geçtiğimiz hafta Ulusal Cephe lideri Marine Le Pen'in desteğini alamayışı oldu. Başkanlık seçimlerinde ikinci tura kalamamasına rağmen, birinci turda yüzde 18 oy alarak yüksek performans sergileyen Marine Le Pen şimdi Haziran ayında yapılacak parlamento seçimlerine hazırlanıyor. Le Pen iki temel nedenle Sarkozy'ye destek vermedi. Birincisi Sarkozy'ye destek kaybeden ata oynamak olacaktı. İkinci ve daha önemli neden ise Marine Le Pen'in yaklaşan Parlamento seçimlerinde Ulusal Cephe lideri olarak Fransa'da sağın liderliğine oynamak istiyor oluşu. Ulusal Cephe gibi göçmen düşmanı, Avrupa Birliği karşıtı, aşırı sağcı ve ırkçı partilerin yükselişi Avrupa genelinde yaşanan ekonomik kriz nedeniyle gittikçe daha büyük bir sorun olarak karşımızda.
Peki, Fransa'da yeni iktidar neler yapabilir? Francois Hollande ve Sosyalist Parti iktidarının en merak edilen politikası ekonomi alanında olacak. Finans çevreleri birçok nedenle diken üstünde. Francois Hollande seçimlerden önce yüksek kazançlı kesimlerden yüzde 75 oranında astronomik bir vergi alacağını ve kamu harcamalarını artırmak istediğini açıkladı. Sarkozy ve Merkel'in savunduğu kemer sıkma üzerine kurulu sıkı para politikasını gevşetip, harcamaları arttırarak yeni bir "keynesci" kalkınma politikası izlemek istediğini açıklayan Hollande aynı zamanda AB'nin mevcut anlaşmalarını gözden geçirmek istediğini de açıkladı. Bütün bunlar Avrupa'da özellike Almanya'da telaş yarattı. Zaten bu nedenle Angela Merkel, Sarkozy için siyasi kampanya yapmaya bile razı olmuştu.
Eğer Avrupa'da piyasalar Francois Hollande'a negatif tepki verir ve bir de Fransa- Almanya arasında Avrupa Merkez Bankası ve ekonomik politikalar konusunda ciddi bir sorun yaşanırsa bundan en olumsuz etkilenecek ülkelerin başında Amerika geliyor. İspanya'da Yunanistan tipi bir iflas yaşanması riski nedeniyle zaten diken üstünde olan Amerikan ekonomisi, olası bir Fransa-Almanya ekonomik çatışması nedeniyle çıkacak kriz durumunda çok zor durumda kalacak. Seçim döneminde olan Obama için bütün bu gelişmeler son derece rahatsız edici. Zira bir yandan Avrupa'da ekonomik kriz ve diğer yandan petrol fiyatlarının artması Obama'nın tekrar seçilme şansını azaltacak unsurlar.
Brookings'de Sabancı Konferansı
Bu yıl 8. kez yapılan Sakıp Sabancı'yı anma konferansı artık Sabancı Üniversitesi ile Brookings Enstitüsü arasında bir gelenek haline gelmiş durumda. Bu yıl konferansta konuşan ünlü Amerikalı stratejist Brzezinski yeniden yapılanmakta olan küresel dengeler ve Türkiye üzerine önemli gözlemler yaptı. Ağırlıklı olarak son kitabı "Stratejik Vizyon: ABD ve Küresel Güçler Krizi" üzerinden yorumlar yapan Brzezinski'nin Türkiye konusundaki görüşleri son derece olumlu. Genel anlamda Batı'nın Rusya ve Türkiye'yi daha sıcak bir şekilde kucaklaması gerektiğini savunan bu önemli stratejist aynı zamanda ABD'nın Suriye'den uzak durması gerektiğini öne sürdü. Kanımca konuşmanın en ilginç tarafı Brzezinski'nin Suriye konusunda ABD'nin nasıl bir politika izlemesini tavsiye edersiniz sorusuna "Türkiye'nin tavsiyelerini dinlememiz gerekiyor" cevabını vermesi oldu.
