Moskova'daki Kızıl Meydan dünyanın en güzel meydanları arasında yer alıyor. Hayır en büyük değil; o rekor Pekin'deki Tian'anmen Meydanı'nda: Kuzey-güney uzunluğu 880 metre, doğu-batı genişliği ise 500 metre. 40 hektarlık alana yayılıyor.
Nasıl Tian'anmen Meydanı'nda Mao Zedong'un mozolesi varsa, Kızıl Meydan'da da Kremlin Sarayı'nın yüksek duvarlarının gölgesin- de Lenin mozolesi bulunuyor.
Ekim Devrimi'nden sonra kendisine "Bolşevikler iktidarı koruyabilecekler mi" diye soranlara "Hamama giren terler" yanıtını veren Lenin...
Fransa Kralı 14'üncü Louis'nin ünlü sözünü biraz değiştirerek "Devlet biziz" diyen Lenin...
Ve dünyanın bugünkü durumunu veya düzenini yüz yıl önce gören Lenin: "20'nci yüzyıl kapitalizmin egemenliğinden finansal kapitalizmin egemenliğine geçileceği bir dönemeç olacak..."
***
Moskova'ya yolum düştüğünde Kızıl Meydan'da saatlerce dolaşmaya bayılırım. Ve Gilbert Becaud'nun şarkısını mırıldanmaya:
"Kızıl Meydan bomboştu. Önümde Nathalie yürüyordu. Rehberimin ne güzel bir adı vardı: Nathalie.
Kızıl Meydan bembeyazdı. Kardan bir halı serilmişti, Ve ben bu soğuk pazar günü Nathalie'yi takip ediyordum.
Bana yalın cümlelerle Ekim Devrimi'ni anlatıyordu. Ben ise Lenin'in mezarından sonra sıcak çikolata içmeye gideceğimiz Kafe Puşkin'i düşünüyordum..."
***
Kızıl Meydan'ın adı alanı kuşatan kırmızı tuğlalı yapılardan veya "Kızıl komünistler"den değil, Rusça'nın azizliğinden geliyor: Günümüz Rusçası'nda "Krasivi"ye dönüşmüş olan eski Rusça'daki "Krasni" sözcüğü hem "Kızıl" demek, hem de "Güzel".
Yani, Kızıl Meydan'ın adı aslında Güzel Meydan.
Ve Lenin'in mozolesi o meydanın kimliğinin en asli unsurlarından biri.
Aslında Lenin kesinlikle böyle bir şey istemedi. Tam tersine, vasiyetinde, ölümünden sonra adının meydanlara, okullara, caddelere konmamasını, hiçbir anıtının dikilmemesini, herhangi bir mezarlıkta toprağa verilmesini sıkı sıkıya tembihledi. Ne var ki, siyasal kaygılarla bir "Lenin kültü" yaratmak isteyen Stalin sadece caddelere, meydanlara, binalara değil, ülkenin ikinci büyük kentine de Lenin adını verdi; Sovyetler Birliği'nin tüm kentlerine Lenin heykelleri dikti; Kızıl Meydan'ı da Lenin mozolesiyle süsledi.
Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra "Liberaller" çok uğraştılar, hâlâ da uğraşıyorlar Lenin'in mozolesinin kaldırılması, komünist rejimin kurucu babasının artık toprağa verilmesi için.
Ama başaramadılar. Vladimir Putin, Kremlin'de olduğu sürece başaramayacaklar da.
Çünkü Sovyetler Birliği'nin dağılmasını
"20'nci yüzyılın en büyük jeopolitik faciası" olarak tanımlayan Putin'in gözünde Kızıl Meydan'daki Lenin mozolesi, Hıristiyan azizlerin mezarları kadar kutsal: "Bazıları mozolenin geleneklerle uyuşmadığını söylüyor. Niye uyuşmuyormuş... Kiev mağaralarına, Pskov manastırına, Aynaros Dağı'na gidip bakın... Hepsinde azizlerin mezarları var..."
***
Mozole, Kızıl Meydan'da kalacak. Nokta. Ve uzun yıllar boyunca kalabilmesi için de restore edilecek. Zira aradan geçen 90 yılın yağmurları, karları mozolenin yalıtımına epey zarar verdi.
***
Gilbert Becaud'nun şarkısını mırıldanmaya devam: "Kızıl Meydan ıpıssızdı. Koluna girdim, gülümsedi, Nathalie, Nathalie..."