Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Erbil ve Diyarbakır

İster Milattan Önce 12'nci yüzyıldaki krallığın başkenti olduğu dönemdeki adıyla "Kordiyer" deyin, ister antik çağdaki adıyla "Amida", ister Ermenice adıyla "Amid" veya "Amidi", ister Kürtçe adıyla "Amed", ister Zazaca adıyla "Derbekir"...
Onca addan ister İbranice'de "Surlar içindeki kent" diye çevirebileceğimizi tercih edin (Diyarbekir), ister "Bekiran aşiretinin yurdu" anlamına geleni (Derbekir)...
Orası, Diyarbakır.
Çok değil; yarım yüzyıl önce "Ortadoğu'nun Paris'i" sıfatı için Beyrut'la yarışan diyar...
Öyle ya; Beyrut'un Akdeniz'i varsa, Diyarbakır'ın da Dicle'si var(dı)...

***

Başta THY olmak üzere havayolu şirketlerinin, otobüs firmalarının, terminallerin, seyahat acentelerinin "Kurumsal iletişim" kapsamında yayınladıkları aylık dergilere bayılırım.
Kimi sayfalarında gidip gördüğüm ülkelerin ve kentlerin öykülerini okur, anılarımı tazelerim.
Henüz ayak basmadığım kentlerin anlatıldığı kimi sayfalarına da, bir gün lazım olur diye göz atar, temel bilgileri belleğime çivilerim.
***

O tür dergiler kervanına Koç Holding'in turizm şirketi Setur da katıldı. Üç ayda bir yayınlanacak derginin ilk sayısını bana da gönderdiler. Sayfalarını çevirmeye başladım.
Kurumsal mesajların iletildiği giriş bölümünden sonra bir konu ilgimi çekti. Başlığı: "Divan, Erbil ile yurtdışına açıldı."
Türkiye'nin ilk ciddi otelcilik yatırımı olan Koç Holding bünyesindeki Divan, yurtdışına açılımın ilk hamlesini Erbil'de yapmış.
Yani, Kuzey Irak'ta.
Kuzey Irak Bölgesel Özerk Yönetimi'nin başkentinde.
Mesud Barzani'nin diyarında...
***

Şöyle anlatılıyor Divan'ın Erbil yatırımı: "Dünya tarihinin en eski yerleşimlerinden biri olan Irak'ın Erbil kenti, Divan Erbil'le 'Business hotel' kavramını yepyeni bir boyuta taşıdı. 22 kat boyunca lüks konaklama imkânı ve çok çeşitli yaşam olanakları sunan otel, şimdiden Kuzey Irak'ta yatırım yapan işadamlarının gözdesi..."
Sonra otelin konumu tarif ediliyor: "Şehir merkezine 10 dakika, şehrin uluslararası havalimanına ise yalnızca 15 dakika olan mesafesiyle avantajlı bir konumda yer alıyor. Etrafı iş merkezleriyle çevrili otel, Sadi Konferans Merkezi'nin karşısında bulunuyor. Gulan Caddesi'nin modern ve huzurlu atmosferi içerisinde, 43 bin metrekarelik bir alana yayılan otel, Irak'taki en büyük parkın sakin ve yeşil bahçelerine hâkim manzarasıyla cazibesini artırıyor. Erbil'in tarihi ve kültürel yapısı dışında en önemli iş, hükümet ve ticaret merkezlerine sadece birkaç dakika uzaklıkta bulunması, otelin stratejik bir noktada olduğunun da göstergesi..."
***

Ben birkaç yıl önce gittim Erbil'e.
O zamanlar kardeş kavgasının, yani Mesud Barzani ile Celal Talabani'nin partileri ve peşmergeleri arasında yıllarca süren iç savaşın yaralarını yeni yeni sarıyordu.
Ve de dışa açılmanın yollarını arıyordu.
Sadece bir yol vardı: Türkiye.
Ankara ile Erbil arasında güven ortamının sağlanmasıyla o yol sonunda açıldı.
Ve sadece Erbil değil, Talabani'nin karargâhı Süleymaniye de Irak'tan uzaklaşmak pahasına Türkiye üstünden dünyaya kulaç attı..
***

Erbil birkaç yıl önce Diyarbakır'ın ilçesi bile olamazdı.
Bugün Diyarbakır'ın fersah fersah önünde.
Erbil, Diyarbakır'ın dününün görkemine erişti.
Diyarbakır ise Erbil'in dününün sefalet çukuruna yuvarlandı.
Gözün kör olsun PKK.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA