Pazar günü sona eren Bourget (Paris yakınlarında) Havacılık Fuarı'nın en çok yankı uyandıran etkinliklerinden biri "Skytrax"ın "Dünyanın en iyi havayolları" klasmanının 2011 versiyonunu açıklaması oldu.
"Skytrax", havayolu şirketleriyle ilgili araştırmalarda uzmanlaşmış bir danışmanlık şirketi. Her yıl en iyi havayolları, en ucuz havayolları, en iyi havaalanları, uçak servisi en iyi havayolları gibi konularda 1989'dan bu yana "Yılın en iyileri"ni belirliyor. Kafasına estiği gibi değil; yolcuların da yoğun katılımıyla.
Bu yıl 210 havayolları şirketi arasından en iyileri seçti. 18 milyonu aşkın yolcunun oylarıyla.
Hangi havayolu Avrupa'nın en iyisi seçildi dersiniz? Cevap: Türk Hava Yolları (THY).
Dünyanın en iyi 10 havayolu listesine Avrupa'dan kimler girdi dersiniz? Cevap: Sadece THY.
"İyi ama Türkiye, Avrupa'nın parçası değil ki!" (AB ülkeleri politikacıları. Kimler olduğunu bilirsiniz.) "MasterCard" geçenlerde 2011'de turist patlaması yaşayacak büyük kentlerin listesini yayınladı.
Avrupa'da bir önceki yıla göre turist sayısı en çok artacak kent hangisi dersiniz? Cevap: İstanbul.
Yedi Tepeli Şehir bu yıl 2010'a göre yüzde 20.4 artışla 9.4 milyon turist ağırlayacak. Ve turistler en az 10.2 milyar dolar bırakacak. (Not: Londra'ya gelecek turist sayısı yüzde 5.7 artacak, Paris'e yüzde 7.2, Madrid'e yüzde 9.1, Frankfurt'a yüzde 4.8, Roma'ya yüzde 6.5, Amsterdam'a yüzde 10.7, Milano'ya yüzde 4.8, Viyana'ya yüzde 9.7.)
"Tamam, İstanbul'u Avrupa'nın parçası ya da bittiği yer olarak kabul ediyoruz. Ama Türkiye, Avrupa'nın sınırları içinde değil ki!" (AB ülkelerinin bazı liderleri. Kimler olduğunu tahmin edersiniz.)
Türkiye geçen yıl olduğu gibi bu yıl da ekonomik büyüme hızında Avrupa şampiyonu. Daha doğrusu Avrupa'ya nal toplatıyor.
Dünyanın en yüksek büyüme hızına sahip ekonomileri klasmanında tek Avrupa ülkesi de Türkiye. (Not: Geçen yıl Türkiye yüzde 8.9 büyüdü, 27'ler, yani AB ise ortalama yüzde 1.8. Bu yıl Türkiye en az yüzde 4.5 büyüyecek, AB ülkeleri ise yüzde 1.5.)
"Şey... İyi ama Türkiye, AB ekonomisinin bir parçası değil ki!" (Bazı Avrupalı siyasiler. Siz çıkarın.)
Avrupa'da genç işsizlerin oranı bir felaketin habercisi. İspanya'da neredeyse her iki gençten biri işsiz (Yüzde 44.4), Portekiz'de ona yakın, Belçika'da yüzde 21, İtalya'da yüzde 28.5, Polonya'da yüzde 25.3, Slovakya'da yüzde 35.6, Fransa'da yüzde 20.3. (Not: Bizdeki genç işsizlerin çoğunluğunun aksine Avrupalı gençler nitelikli işgücünü oluşturuyor.)
Ve ülkelerinde iş bulma umudunu yitirmiş Avrupalı gençler giderek hızlanan tempoyla Türkiye'ye yöneliyor. Almanya'dan, İspanya'dan, Portekiz'den ve elbette Yunanistan'dan...
Ve Türkiye onlara hem sınır kapılarını açıyor, hem de iş kapılarını. Buna karşılık Türkler, işi bir yana bıraktım, gezmek için bile Avrupa'ya gitmeye kalktıklarında burunlarından geliyor.
"İyi ama Türkiye, Schengen bölgesine dahil değil ki!" (Başta AB Komisyonu, AB İçişleri Konseyi, AB Dışişleri Konseyi olmak üzere bir yığın -gerisini siz ekleyin- Avrupa kurumunun mazereti. )
1 Ocak'ta AB dönem başkanlığını devralırken "Türkiye ile en az iki başlığı müzakereye açacağız" iddiasıyla kolları sıvayan Macaristan, görevi sıfır başlıkta bitiriyor. Ve " "Üzgünüz" diyor, "Hiçbir başlığı müzakereye açamıyoruz, çok çalıştık ama olmadı. Kusura bakmayın."
Sanki derdimizdi...