Anayasa değişikliği önerisine elbette karşı çıkanlar olacak. Kimi eksik, kimi fazla, kimi zamansız bulabilir, başka gerekçeyle eleştirebilir.
Yeter ki, tutarlı olunsun. Buyurun bir örnek.
Değişiklik önerisinin 17'nci maddesi Anayasa Mahkemesi'nin yeniden yapılandırılmasını öngörüyor. Şöyle:
"Anayasa Mahkemesi 17 üyeden kurulur.
TBMM; iki üyeyi Sayıştay Genel Kurulu'nun kendi başkan ve üyeleri arasından, her boş yer için gösterecekleri üçer aday içinden, bir üyeyi ise baro başkanlarının serbest avukatlar arasından gösterecekleri üç aday içinden yapacağı gizli oylamayla seçer.
Cumhurbaşkanı; üç üyeyi Yargıtay, bir üyeyi Askeri Yargıtay, bir üyeyi Askeri Yüksek İdare Mahkemesi genel kurullarınca kendi başkan ve üyeleri arasından her boş yer için gösterecekleri üçer aday içinden, üç üyeyi Yükseköğretim Kurulu'nun kendi üyesi olmayan yüksek öğretim kurumlarının hukuk, iktisat ve siyasal bilimler dallarında görev yapan öğretim üyeleri arasından göstereceği üçer aday içinden, dört üyeyi ise üst kademe yöneticileri, serbest avukatlar, birinci sınıf hâkim ve savcılar ile Anayasa Mahkemesi raportörleri arasından seçer."
Önerinin 18'inci maddesinde de şu düzenleme yapılıyor: "Anayasa Mahkemesi üyeleri on iki yıl için seçilirler. Bir kimse iki defa Anayasa Mahkemesi üyesi seçilemez. Anayasa Mahkemesi üyeleri 65 yaşını doldurunca emekliye ayrılırlar."
Bir de Anayasa Mahkemesi'nin çalışmasıyla ilgili öneri var: "Anayasa Mahkemesi, iki bölüm ve genel kurul halinde çalışır." (Madde 20)
Özetlersek;
Anayasa Mahkemesi'nin 17 üyesinden 3'ünü Meclis, 14'ünü Cumhurbaşkanı seçiyor.
Üyelerin 3'ünü Yargıtay, 2'sini Danıştay, 2'sini Sayıştay, 1'ini Askeri Yargıtay, 1'ini Askeri Yüksek İdare Mahkemesi, 1'ini barolar, 3'ünü YÖK, 4'ünü Cumhurbaşkanı belirliyor.
Üyeler 12 yıl görev yapıyor.
Önerinin gerekçesinde, "Değişik sivil toplum kuruluşları ile partiler tarafından hazırlanan Anayasa taslaklarından yararlanıldığı" belirtiliyor.
Barolar Birliği önerisi
Bu çalışmalar arasında Türkiye Barolar Birliği'nin 2007 Ekim'inde yayınladığı "Anayasa Önerisi" adlı taslak da bulunuyor. O taslağın 159'uncu maddesinde Anayasa Mahkemesi ile ilgili şu teklifte bulunuluyor:
"Anayasa Mahkemesi genel kurul ve iki daire halinde çalışmak üzere 17 üyeden oluşur.
Üyelerden dördü Yargıtay, dördü Danıştay, birer üye de Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nce seçilir.
İki üye genel kamu hukuku, Anayasa, idare ve ceza hukuku alanlarında profesör olarak görev yapmış olanlardan YÖK'ün her bir boş üyelik için göstereceği üçer aday arasından, bir üye Türkiye Barolar Birliği'nce önerilecek üç aday arasından, biri Sayıştay başkan ve üyeleri arasından olmak üzere dört üye TBMM'ce seçilir.
İki üye vali, müsteşar, müsteşar yardımcılarından yüksek öğretim kurumlarının hukuk, iktisat ve siyasal bilim dallarından mezun olanlar arasından Cumhurbaşkanı'nca seçilir.
Bir üye Anayasa Mahkemesi'nde en az on yıl raportör hâkimlik yapmış olanlar arasından Anayasa Mahkemesi'nce seçilir.
Üyeler 12 yıllığına seçilir."
Benzerlikler-farklılıklar
Anayasa Mahkemesi'nin yapısıyla ilgili olarak Türkiye Barolar Birliği'nin önerisi ile Meclis'e sunulan Anayasa değişikliği önerisi çok büyük ölçüde örtüşüyor.
Üye sayıları aynı. Üyelerin görev süreleri aynı. Mahkeme'nin iki daire ve genel kurul halinde çalışması sistemi aynı. İki fark var: Kurumların gönderecekleri üye sayısı ile Cumhurbaşkanı ve Meclis'in seçecekleri üye sayısı...
Ama Türkiye Barolar Birliği şimdi iktidar partisinin Anayasa değişikliği önerisiyle, "Yargının yürütmenin vesayeti ve etkisi altına alınmak istendiğini" iddia ediyor.
Ah tutarlılık... Ya da tutarsızlık.