Ege Girişim Bankası kurucularından Dimitrios Aleksopulos'un Marmaris'te yaptığı konuşmayı okurken gözlerimiz faltaşı gibi açıldı.
Nedenini anlatmadan önce bankanın öyküsünü özetleyelim.
İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş (öncülük ettiği çok ortaklı şirketlerle rakı fabrikası, havayolları şirketi kurdu, Ege'ye canlılık getirdi) iki yıl önce TürkYunan bankası projesi hazırladı. Amacı hem Ege'nin iki yakası arasındaki ticaret hacmini artırmak, hem de ortak yatırımlar için ortam ve kaynak yaratmaktı.
Atina Ticaret Odası'nın da heyecanla karşıladığı projeyi hayata geçirmek için geçen yıl sonlarında düğmeye basıldı. Sermayesi 60 milyon avro olacak, iki ülke yatırımcılarınca yarı yarıya karşılanacaktı. (Amerikalılar da ilgilenince kuruluş sermayesi 90 milyon avroya yükseltildi.) Bankanın merkezi Atina'da olacak, böylece bir AB finans kurumu statüsü kazanması sağlanacaktı. Hem ticaret, hem de yatırım bankası hizmeti verecek, ilk aşamada Atina, Pire ve Selanik, İzmir, İstanbul ve Ankara'da şube açacaktı.
"Business Aegean Bank" (Ege Girişim Bankası) adında mutabık kalındı ve hedefler belirlendi: 5 yılda "Ortak Pazar" dedikleri Türkiye ve Yunanistan'da 2 milyar avro mevduat toplanacak, kredi hacmi de 1 milyar avroya ulaşacaktı.
Çalışmaları yürütecek kurucular komitesi oluşturuldu. Komite kolları sıvayıp izin için Yunanistan Merkez Bankası'na başvurdu.
Aradan geçen bir yılda proje hangi noktaya getirilebildi? İşte bu sorunun cevabını önceki gün Marmaris'te başlayan, dün Rodos'ta devam eden Türkiye Ege Kıyıları ve Yunanistan Ege Adaları 7'nci Ekonomi Zirvesi'nde söz alan Ege Girişim Bankası Kurucular Komitesi Üyesi, bankacı Dimitrios Aleksepulos anlattı. Bizim de Anadolu Ajansı'nın haber bülteninden konuşmasını okurken gözlerimiz faltaşı gibi açıldı. Şöyle diyordu:
İzin alınan kurumlar
"Türkiye ile Yunanistan arasında 2 milyar dolar olan ticaret hacmini 4 milyar dolara yükseltmek için yola çıkıyoruz. Yunanistan Merkez Bankası'nın kuruluş iznini gelecek ay vermesini bekliyoruz.
Bankanın 2 yıldır devam eden kuruluş sürecinin son aşamasına yaklaşırken, proje için Türkiye'de Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu, Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Sermaye Piyasası Kurulu ve derin devletten olumlu yaklaşım aldık. Bu, Türkiye ve Yunanistan'ın siyasi anlamda projemizi kabul etmesi anlamına geliyor."
Bankaya izin için başvurulan kurumlara bakın: Yunanistan'da Merkez Bankası, Türkiye'de derin devlet!
Aklımıza bu konuda "Bir Bilen" olan sevgili Yavuz Donat'ı aramak geldi. Yunanlı bankacının konuşmasını aktarıp "Türkiye'de derin devlet var mı?" diye sorduk. Güldü. "Kenan Evren, Süleyman Demirel ve rahmetli Bülent Ecevit'le yaptığım röportajları bir daha oku" tavsiyesinde bulundu. Okuduk.
Evren "Derin devlet var Yönetim güçlü olacak, zaaf göstermeyecek ki, derin devlet işlemesin" diyordu.
Demirel "Devlet zaafa düştüğü zaman derin devlet devreye girer" diyordu.
İyi ama bugün Türkiye'de yönetim zaafı mı var? Yunanlı bankacının ifadesiyle, "Bir projenin siyasal anlamda kabulü" için hala "Sayısal" icazetin yanı sıra "Derin" icazet de mi gerekiyor?
MGK'ya bağlı Toplumla İlişkiler Başkanlığı hâlâ faaliyetini sürdürseydi belki ondan öğrenebilirdik ama İçişleri Bakanlığı bünyesinde "Halkla ilişkiler" birimine dönüştürüldü.
Kaderimize küselim ve bazı siyaset bilim uzmanlarının "En demokratik devletlerde bile bu olgu var" tesellisiyle avunalım...
Ve de "Ege Girişim Bankası"na bir öneride bulunalım: İlk şubelerinizden birini Marmaris'te açın!