Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK ERDURAN

Komşunun tavuğu

Gazete reklamlarına homurdanmak gibi bir âdetim yoktur. (Ara sıra öyle tavırlar takınan aziz meslektaşlar hangi kaynaktan nemalandıklarını okurların bilmediğini mi düşünürler?) Ama dün gözüme ilişen bir ilan canımı sıktı.
Efendim, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızın İş Kurumu İstihdam Dairesi Başkanlığının yazısına da dayanarak bir danışmanlık şirketi halkımıza "bir yıl gibi kısa bir sürede Kanada'ya 'yatırımcı göçmen' olarak gidebilme imkânı" sunuyor.
Ama şartlar var. En az üç yıl iş sahipliği veya yöneticilik geçmişiniz, en az 500 bin lira mal varlığınız olacak. En az 125 bin Kanada Doları harcamayı göze alacaksınız. "Bir yıl gibi kısa bir süre" bekledikten sonra kabul görürseniz göçmen olarak yeni ülkenize yerleşecek, paranızı oraya yatıracaksınız.
Yanlış anlaşılmasın. Kanada ile alıp veremediğim yok. Yeşillikli, ferah ülkedir. Gerçi serindir fazlasıyla. Don McLean bir şarkısında "Canada is nice, if you're fond of ice" ("Mübarek olsun Kanada'n, hoşlanıyorsan buzdan") diye dalga geçer.
İlanı veren şirkete de içerlemiş değilim. İş yapıyorlar; biraz para kazanacaklar. Yadırgadığım durum ve aklıma takılan soru şu:
İlan verildiğine göre, aranan deneyime ve servete sahip olduğu halde Kanada'ya göçmek isteyen hayli insanımız var demektir. Peki, neden? O durumdaki bir vatandaş yabancı ülkeye kapağı atma ve parasını pulunu oraya taşıma hevesine niçin kapılır?
Bir gün İlhan Selçuk Amerika'da yaşama derdine düşmüş bir dostun anlaşılmaz yabancı hayranlığından yakınıyordu telefonda. (Dinleyenlerin kayıtlarına geçmiştir herhalde).
Hayretini şöyle dile getirdi:
"Bok var sanki Amerika'da!"

***

Gerçekte rahmetlinin değindiği nesneden bolca vardır söz konusu ülkede. Don McLean'in şarkısı orada yaşadığı bir olayı anlatarak başlar:
"Önümde oğlanlar yaşlı kadını itip yere yuvarladılar. Yardım edeyim dedim ama yolu yoktu. Bok kadar değeri de yok ki insan canının bu sokaklarda."
Yabancı diyarlara aşırı hayranlarımız hiç yurt dışında bulunmamış kişiler arasından çıksa anlayacağım bir dereceye kadar. Ama boyuna seyahat eden, yaşını başını almış vatandaşlar arasında da rastlanıyor öylelerine.
Bir büyük refikimizin göbek sayfasında izlediğimiz bir başka meslektaşın iki gün önceki yazısının başlığı "New York'tan bildiriyorum" idi. Ne bildirdiğini merak ederek okudum.
Girdiği bir barda hizmet eden kızların üstünde sutyen ve şorttan başka bir şey yokmuş. Dekor da tavandan ve duvarlardan sarkan binlerce sutyenden oluşuyormuş. Öyleyken "kimse gözünü dikip bakmıyor" imiş. (Kızlara mı, tavandan sarkanlara mı, belirtmiyor).
Yazının asıl ilginç bölümü başlangıcı:
"Geçen hafta parklardaki yürüyüşlerden söz ettiğim bir yazı yazmıştım. Bazı okuyucularımdan şöyle mail'ler aldım: 'Aman sakın dönme!' Bunun bir iyilik dileği mi olduğunu yoksa 'Cehennemin dibine git ve orada kal' anlamına mı geldiğini çıkaramıyorum. Bana kalsa buradan hiç dönmem ama ABD göçmenlik yasaları buna izin vermiyor, ne yazık ki!'
***

Aziz meslektaşa hemen estağfurullah diyeyim. Orada kalması yönündeki okur tavsiyeleri elbette kendisini cehenneme gönderme isteğinin belirtisi değildir. Eminim, park yürüyüşleri ve bar sutyenleri gibi konularda daha geniş bilgi edinme arzusundan kaynaklanmıştır.
(Malumunuz vechile, kasetlerde külot seyrinden gına getiren halkımız insan anatomisinin daha yüksek bölümlerine merak sarmış bulunuyor.)
New York'a yerleşme sorununa gelince... Sayın kardeşim o konuda da aşırı alçak gönüllülük göstermekte. Amerikan yetkilileri korktuğu kadar eğilip bükülmez değillerdir. Kendisi gibi etkin köşe kapabilmiş beceri sahiplerine -hele ülkelerine yeterince hayranlık belirtilirse- kapı aralarlar.
Olmazsa, ben de bir tavsiyede bulunayım acizane. Hemen Kanada'ya başvursun. Orada daha geniş parklar, daha ilginç barlardan haber geçer bizlere. Aranan varlık ve iş deneyimi koşullarını da büyük basınımızda edinilmiş birikim karşılar herhalde.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA