Bir astsubay arkadaşımın getirdiği küçük sandıktan çıkanlar, dünle bugünü karşılaştırma imkanı verdi bana…
Küçük kutudaki koleksiyonluk paralar ekonomimizin nereden nereye geldiğini gösteren somut bir örnekti.
Paraların arasındaki bir milyonluk banknota garip garip bakmam Mustafa'nın da dikkatini çekti.
Aklımdan geçenleri sordu.
Anlattım.
O günlerin en büyük kağıt parası buydu.
'Ama değersizdi' dedim.
Çok sıfırlı banknotlar enflasyonun yüzde 100'leri aştığı, fukaralığın kol gezdiği o günlerin resmi belgesiydi aslında.
Bir milyon, 20 bin ve 10 bin lira...

O bir milyon, şimdi bir lira…
Farka bak hizaya gel.
Ve şimdinin bir milyonu eskinin bir trilyonu demek.
20 bin liraya da iyi bir araba alırsınız bugün.
İşte ekonomimizin geldiği yer.
Kriz muhabbeti yapanlar, Sayın Başbakan'ı eleştiren siyasi cellatlar,
Başbakan aleyhinde kara kampanyalar yürüten cahiller,
Şöyle dönün bir arkanıza bakın önce…
Bakın da nereden nereye geldiğimizi görün.
Tabii görecek gözünüz varsa.
Tabii kör değilseniz(!)
Başbakan Erdoğan'ın paradan altı sıfır attığı günlerde cızırdayan çok bilmiş ekonomistler, kriz için söylediği "Teğet geçer" sözüyle dalga geçen yazar çizer takımı, şimdi şeklini bile hatırlamadığınız şu banknotlara iyi bakın.
Bitmedi.
Dünyaya ekonomi dersi veren Türkiye'ye bakın.
Belgeler ortada.
Gözlerinizi açın gözlerinizi.