Polisin ve yargının elde ettiği verilere göre KCK=PKK. Örgütün avukatlığına soyunan herkesin bu gerçeği bilerek konuşması gerekir.
KCK'yı savunmak, masum birilerini savunmak değil aksine ejderhayı beslemektir.
Bu da böyle biline.
Çünkü KCK, PKK'nın daha gelişmiş, ilerlemiş, daha profesyonel, toplumsal kontrol mekanizmalarını da kurmuş ama sevimli bir şekle sokulmaya çalışılmış halidir.
Örgütün, 'demokratik', 'sivil' gibi görünen faaliyetlerle perdelenmiş versiyonudur.
KCK, 'özgürlükler' ve 'Kürt hakları' gibi parlak süslü sözcüklerin arkasına gizlenmiş azılı bir terör örgütüdür.
Kısacası KCK, PKK'nın daha da ötesinde, sistematik, planlı baskı ve şiddet uygulayan, dağdaki silahın gücünü şehirlere de indiren bir yapıdır.
***
Zaten bu gerçekler polisi harekete geçirdi ve
KCK'nın maskesi düştü.
Hükümeti yeni tedbirler almaya zorlayan bu gerçeklerdir.
Tedbirlerin sözü bile örgüte büyük korku saldı.
Niye mi?
Çıkacak kanun para kaynaklarını kurutacak da ondan.
PKK şimdiden kanunu sabote etmek için bayrak açtı.
Gerekçeleri ise çok gülünç;
"Güya AK Parti bu kanunla Kürt siyasetçilerin mal varlıklarına el koymaya hazırlanıyormuş."
Geçsinler bu ayakları, yemezler çünkü…
Hükümet sade Kürt vatandaşları kanatları altına almış, yalnız bölücü örgüte darbe vurmaya hazırlanıyor.
İlk olarak,
"Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkındaki Kanun Tasarısı" yarın
İçişleri Komisyonu'nda görüşülecek.
Tasarıya göre,
'terörizmi finanse edenlerin' mal varlıklarının dondurulması için
MASAK Başkanlığı'nda bir değerlendirme komisyonu kurulacak. Polis ve istihbarat verilerine dayanarak,
'teröre finansman' sağladığı belirlenen kişi veya kişilere
7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası verilebilecek.
Söz konusu suçların kamu görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılarak,
11 yıldan 22,5 yıla kadar çıkacak.
Bu şu demektir:
Artık BDP'li belediyelerin PKK'ya maddi kaynak sağlama devri sona erecek.
***
Yani örgüt gittikçe köşeye sıkışıyor.
Kurulması planlanan,
Malvarlığının Dondurulmasını Değerlendirme Komisyonu'nda uzmanlar var.
PKK dışında tasarıya tepki gösteren tek parti CHP.
Gittikçe ekseni daha da kayan partinin sözcülerinden
Atilla Kart, durumu faşizanlık olarak değerlendirdi.
Son olarak bu girişimler, PKK için sonun başlangıcı şeklinde yorumlanabilir.