Yine siyaset öngörüsünün sınanacağı bir süreçten geçiyoruz. Bu nedenle siyasetçilerin işi hiç kolay değil.
Alacakları tavır, geleceklerini belirleyecek.
CHP geleneğinden gelen sosyal demokrat siyasetçi ve araştırmacı Tarhan Erdem, referanduma ilişkin genel bakışını şöyle özetledi:
"Gelir dağılımı açısından zor koşullarda yaşayan toplum her açıdan değişim istiyor. Bundan daha doğal ne olabilir? Bu paket, çok beğenmesek de değişim öneriyor. Bu nedenle referandum isteyenler kazanacak, karşısında olanlar kaybedecek..."
Bu yaklaşım ışığında siyaset yelpazesine baktığımızda durum 22 Temmuz 2007'den pek farklı değil. Siyaset "AK Parti ve karşıtları" biçiminde şekilleniyor. 22 Temmuz'da tek tek partiler yarışırken burada bloklar yarışacak. Tam da bu nedenle AK Parti'nin geleceğini riske attığı söyleniyor. Bu fikri en net biçimde İhsan Dağı, Zaman'da dile getirdi:
"AK Parti paketi referanduma götürürse bütün muhalefet partilerini birleştirmiş olacak. Normal seçimlerde bütün partiler ayrışır ve birbirleriyle yarışır. Referandumda inisiyatif alan büyük parti tüm muhalefet unsurlarını sandıkta, ortak bir dava etrafında birleştirirken kendisi yalnız kalır."
Gerçekten bu risk... Siyaset uzmanları bu riskin varlığına dikkat çekiyor ama bu noktada asıl önemli olan, anayasa reformuna toplumun nasıl baktığı... İşte AK Parti'yi riskten kurtaran ama bu kez muhalefet partilerini riske atan gerçek bu...
Yani sekiz yıllık yıpranmışlığıyla referanduma giden AK Parti, muhalefete kendisini yenme fırsatı veriyor ama onları da en korktukları ateşin içine atıyor. Halkla karşı karşıya getiriyor.
"Ya değişimden yana olun ya da karşı çıkın" diyor.
Ne yazık ki belli alanlara sıkışan ve birer bölge partisi haline gelen muhalefet bu kez de değişimi değil statükoyu seçti. Oysa toplumun büyük çoğunluğu paket yetersiz de olsa pakete "sıcak" bakıyor.
Bu nedenle sadece AK Parti'ye oy verecekler değil, oy vermeyi aklından geçirmeyenler bile pakete destek verecek. Özellikle de muhafazakâr, milliyetçi kesimlerle, Kürtlerin büyük bir kesimi mevcut partileri "Hayır" dese bile referanduma "evet" diyecekler.
MHP, Saadet Partisi, DP ve diğer partilerin tabanı böyle... Deneyimli siyasetçiler, bu partilerin yüzde 50'ye yakın kısmının referandum lehine oy vereceklerini söylüyor. Doğrusu ilk kamuoyu yoklamaları da bunu doğruluyor. Bu bilgiler ışığında geleceğe bakan deneyimli bir siyasetçi şöyle diyor:
"Referandumun geçmesi AK Parti'nin iktidar ömrünü 10 yıl bile uzatabilir."
Bunu öngörmeyip değişime destek vermeyen siyasetçilerin yarın seçimde işleri daha zor olacak.