Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanarak Hasdal Askeri Cezaevi'ne gönderilen Albay Dursun Çiçek'in sürpriz tahliyesi herkesi şaşırttı.
Nasıl şaşırtmasın?
Tutuklayan mahkeme çok değil, 18 saat sonra bu kez tahliye kararı veriyor...
Peki, bir mahkeme delilleri yeterli görüp tutuklama kararı veriyorsa, 18 saat sonra ne değişti de tutuklamayı kaldırdı?
Doğrusu kararın değişmesini sağlayacak bir veri yok ortada. Ama kafaları karıştıran çok sayıda soru işareti var. En önemlisi de kararı veren 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'ne yapılan son dakika ataması...
Yani değişen bir şey var ama bunun deliller olmadığını, bir mahkeme üyesinin olduğunu biliyoruz. Bu tür "değişimler" açısından Türkiye verimli bir ülke. Kimse de o son dakika atamasının bu sonuçta etkili olmadığını söyleyemez.
Hukuk bu kadar sübjektif olabilir mi?
Hukuk güvenliğinin temel ilkesi gerçekten kanun hükümlerinin objektif yorumudur. Kişinin, yargıcın, avukatın sübjektif algısıyla yapılan yorumlarla kararlar çıkarsa hukuk güvenliği denen bir şey kalmaz.
Önceki gün kaleme aldığımız yazı da tam da bu konuyla yakından ilgili "askerlerin sivil yargıda yargılanması"nı sağlayan yasaya değinmiş ve sözü Çiçek'in tutuklanmasına getirerek şu soruyu sormuştuk:
"Baykal, şimdi ne yapacak?"
'Beraat değil tahliye'
Yazımızı okuyanlar dönüp aynı soruyu bize soruyor.
Sormalarının nedeni de Albay Çiçek'in jet tahliyesi... Soruyu soranlar, Albay Çiçek'in tahliye olmasının "beraat" ettiği anlamına gelmediğini unutuyor.
Doğru, tahliye edildi ama hâlâ şüpheli statüsünde ve tutuksuz yargılanacak.
Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk:
"Yargılama sürüyor. Savcılar kendilerine göre belli kanıtlara ulaştılar ki tutuklama istediler. Tutuklama istendiğine göre büyük olasılıkla dava açılacaktır" diyor.
Bu nedenle Türkiye'nin darbecilerle hesaplaşmasında ilk kırılma noktası iki generalin tutuklanmasıysa, ikincisi de Albay Çiçek'in Ergenekon Terör Örgütü davasından tutuklanıp cezaevine konulmasıydı.
Tahliye edilmesi bu sonucu değiştirmiyor.
Ayrıca bu tutuklanmanın 16 saat sürmesi Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un "kâğıt parçası" yakıştırmasını da, ana muhalefet lideri Deniz Baykal'ın söylemlerini de havada bıraktı.
Mevcut yasa teknik nedenlerle Meclis'e geri gönderilse ve başka özel gelişmeler yaşansa bile bu sonuç değişmeyecek.