Almanya'da yaşayanların birçok sorunu var ama önceki gece bu sorunların hepsi ertelenmişti. Herkes tek bir şeye yoğunlaşmıştı: Fenerbahçe-Sevilla maçı.
Acaba Fenerbahçe Sevilla karşısında nasıl bir performans sergileyecekti?
Biz de dünyanın en büyük turizm fuarı ITB için gelen İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekibiyle birlikte; Fenerbahçe'nin bu performansını görmek üzere Kreuzberg'te bulunan bir spor kulübüne gittik. Burası tam bir Türk Mahallesi. Her taraf Türk isimleriyle dolu. Almanca isim istisna gibi.
Maçı Türkiyemspor Kulübü'nün lokalinde seyrettik. 1978'de kurulan lokalin Türkiye'deki herhangi bir kahvehaneden pek farkı yoktu.
Mekan Almanya'ydı ama mekana ruh veren her şey Türk'tü. Kısaca burada ne entegrasyon ne de asimilasyon politikasından eser vardı.
Maçı seyrederken verilen tepkilerin farklı olması zaten söz konusu değildi. Sevilla'nın golleri gelmeye başlayınca, öfkelenmeler de başladı.
"Şu Selçuk'u hemen kenara almalı..."
"Volkan bu gol yenir mi?!"
"Yazıklar olsun size be..."
Seyredenleri hüsrana uğratan bu ilk dakikalar, Fenerbahçe'nin müthiş direnmesiyle değişince Berlin'deki hava da değişti.
Hele penaltılarda bizim gurbetçilerin sevinci görülmeye değerdi. Kuşkusuz her yerde aynı sevinç yaşandı ama Kreuzberg'teki Türkiyemspor lokalinde hava muhteşemdi.
Fenerbahçe gerçekten müthiş bir oyun çıkardı. Bir Beşiktaşlı olarak Fenerbahçe'yi yürekten kutluyorum.