Demokrat Parti'nin olağanüstü kongresine şunun şurasında yirmi gün kaldı...
Ama hala ortada heyecan yaratacak bir aday yok. Doğrusu neredeyse demokrasimizle yaşıt olan DP çizgisinin hiçbir döneminde, böylesine sessiz ve heyecansız bir kongre süreci yaşanmamıştı.
Şu anda Nevval Sevindi dışında hiç kimsenin adaylığını açıklamaması da çok çarpıcı. Yaklaşık 60 yıllık bir siyasi gelenek aday çıkarma konusunda ciddi sıkıntı yaşıyor.
Partide tam bir dağınıklık ve şaşkınlık hakim...
Eski bir DYP'li şöyle diyor:
"Türkiye'nin siyasal açıdan olumlu atmosferine rağmen, DP'de adaylık trendi yükseleceğine tam tersi düşüyor. Tabanda da kararlılık yerine karamsarlık ortaya çıkıyor."
Gerçekten ilginç bir durum söz konusu...
Bugüne kadar DP'de adaylık için kim ortaya çıktıysa ne güçlü bir duruş sergileyebildi, ne de DP tabanı ona güçlü destek verdi.
Tam bir kilitlenme yaşanıyor.
Peki, neler oluyor?
Herkes ağırlıkla Mehmet Ağar'ın tavrını bekliyor. Denilenlere göre bir süredir Ağar, iller düzeyinde eğilim yoklaması yapıyor... Ancak iyi tepkiler almadığı da biliniyor.
Bu nedenle Ağar, mayısta yapılacak olağan kongreye kadar görevi yeni bir isme devretmek istiyor. Bu açıdan Ağar'a yakınlığıyla bilinen üç isim öne çıkıyor.
Çağrı Erhan, Ahmet Uyanık ve Cevher Cevheri ...
Ağar'ın pozisyonu dikkate alındığında favori ismin Cevher Cevheri olduğuna dikkat çekiliyor.
DP içinde en hareketli çalışma ise daha önce bu köşede dile getirdiğimiz "Nevzat Abi" formülü üzerinde sürüyor. Nevzat Ercan'ın da sıcak baktığı bu formülün partiye çare olmasa da, geçici çözüm getireceğine inanılıyor.
DP içinde ciddi bir beklenti yaratan ancak hala ortaya çıkmayan Mehmet Ali Bayar'ın durumu ise belirsizliğini koruyor. Bayar'ın il başkanlarının ısrarlı yoklamalarına, kongreye kadar karşılık verip vermeyeceği merakla bekleniyor.
Bu arada Hasan Peker ve Nurhan Tekinel'in genel başkanlık teklifi götürdükleri Burak Küntay'ın aday olmayacağı kesinleşti. ATO Başkanı Sinan Aygün ne vazgeçiyor, ne asılıyor. Adaylığı hala düşük profilde sürüyor...
DP il başkanlarının arayışından da henüz bir sonuç çıkmadı. Ama onların da adını zikrettiği bir isim önümüzdeki günlerde kulislerde bir hayli yankı yaratabilir...
Şimdi gelelim DP'de yankı yaratacak bir başka gelişmeye...
Bir süredir Amerika'da olan eski başbakan Tansu Çiller önceki gün İstanbul'a döndü...
Döndüğünde masasında Çiller'i Anadolu'dan gelen onlarca not bekliyordu. Tam da terörün yükseldiği bir ortamda Anadolu, Çiller'i yeniden hatırlamış ve "dön" çağrısı yapmıştı.
Peki, Çiller döner mi?
DP içindeki siyasi aktörlere ve siyaset uzmanlarına göre hem Çiller hevesli hem de ortada yüksek profilli bir aday yok.
Eski bir DYP'li, Çiller'e yönelişin gerekçesini şöyle anlatıyor:
"Öyle bir noktaya geldik ki kimse kimseyi beğenmiyor... Menderes diyorsun bahane buluyor, Bayar diyorsun burun kıvırıyor. Peki, 'Sizi kim beğeniyor?' diyorsun, onları da kimse beğenmiyor. Tam sola benzedik. Bu durumda partinin tabanına moral verecek tek isim Tansu Çiller gibi görünüyor."
Ancak, Çiller bu pozitif ortama rağmen elindeki bir atımlık barutu bitirmek istemiyor.
Peki, ne istiyor?
En azından şu aşamada dönmek istemiyor. Hala, Demokrat Parti'nin derin bilgi birikimini de değerlendirecek ve Türkiye'ye heyecan verecek yeni bir isimde ısrarını sürdürüyor.
DP cephesinde durum böyle...
Kongre süresinin uzaması ve heyecansız geçmesi çözülmeyi de beraberinde getiriyor. Bugüne kadar kongre delegesi olan birçok belediye başkanının AK Parti'ye geçtiği konuşuluyor. Eğer önümüzdeki kısa sürede partiye yeni bir hareket, yeni bir canlılık getirilmezse durum hiç iç açıcı görünmüyor.
Bakalım, önümüzdeki kısa süre içinde il başkanlarının da arzu ettiği "sürpriz isim" ortaya çıkarak elini taşın altına sokacak mı?