İstanbul'un 2010'da Avrupa'nın kültür başkenti olma önerisi herkesi sevindirdi. Bu sonuçta çok sayıda insanın emeği var. Hepsini kutluyoruz.
Ancak üç uygarlığa başkentlik eden İstanbul'un bundan çok daha fazlasını hak ettiğine inanıyoruz. Sorun şu; bir dünya kenti olan İstanbul bunu hak ediyor ama biz bunun gereğini yapıyor muyuz?
Daha önce yazdım, yeni yüzyıl 'şehirlerin yüzyılı' olacak. Ve Prof. Dr. Çağlar Keyder'in dediği gibi şehirler 'ülkeleri' taşıyacak.
Bu şehirlerin başında da İstanbul geliyor.
İstanbul'da New York, Paris, Londra ve Tokyo gibi bir dünya şehri olma potansiyeli var.
Potansiyel var ama henüz o şehirlerin insanlara sunduğu çağdaş standartlara ne yazık ki yaklaşmış değiliz.
Bu yüzden elimizi çabuk tutmalıyız.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi temel sorun ulaşımda önemli atılımlar içinde. Yeni cazibe merkezleri de devreye giriyor.
Ama hâlâ önemli sorunları var İstanbul'un.
Bugün yılda yaklaşık 3 milyon turist alıyor.
Avrupa şehirleriyle kıyaslandığında gerçekten önemsiz bu rakam.
Paris 50 milyon, Londra 30 milyon, Prag ise 15 milyon turist alıyor.
İstanbul'a bugünkü altyapısıyla 10 milyon turist gelse şehir hareket edemez.
Yollar yetersiz, dereleri ıslah edilmemiş, tarihi eserleri açığa çıkmamış bir kent İstanbul.
Dahası son iki yıldır sürekli yazdığımız halde düzeltilemeyen bir taksi gerçeği var. Bu taksilerle mi turist taşınacak?
Kuralsızlıkların simgesi minibüslerin yarattığı kargaşa nereye kadar sürecek? En basiti vatandaş, taksi ve minibüslerin yarattığı sorunları şikayet edecek bir makam bile bulamıyor.
Bunlar bir yana, taksiciler de ciddi bir can güvenliği sorunu ile karşı karşıya.
Şehirdeki yön levhaları, yol çizgileri de hala bir sisteme bağlanmış değil.
Peki bu şehrin tarihi derinliğine yakışan bir müzemiz var mı?
Dünyanın en önemli eserlerinin bulunduğu Arkeoloji Müzesi'nin durumu içler acısı. Resim Heykel Müzesi de benzer bir durumda.
Bu yüzden İstanbul şehir yönetimi elini çabuk tutmalı. 2010'a şunun şurasında 3.5 yıl kaldı.
İstanbul için önceki gün Brüksel'de atılan adım yeni bir fırsat sunuyor bize. Umarım bu fırsat iyi değerlendirilir.