Normalde, özel isimler dışında, bu köşede yazım hatalarına pek yer vermiyorum. "İstisnalar kaideyi bozmaz, gözden kaçmıştır" vs. diyerek, gördüğüm ya da okurlarımızdan gelen uyarıları ilgili editöre iletmekle yetiniyorum. Fakat bazen istisnalar o kadar çoğalıyor ki adeta kaide haline geliyor. Açtığınız her sayfada birkaç yazım ya da anlatım sorunu ile karşılaşıyorsunuz.
sabah.com.tr'den bazı başlıkları okuyalım:
"Dışişlerinden Atam Bombası Açıklaması."
"Canını Çok Yansa da."
"Ölmen Önce Görmeniz Gereken Cennetler."
"3. Havalimanı İçin Flaş Gelime."
İşte burada da bir spot var:
"Güzellik yarışmasında kraliçesi ve spor sunucusu bakın hangi futbolcu ile evli?"
Ve iki farklı yazıdan iki farklı cümle:
"Maliki, Musul'dan silahlar kaçınca IŞİD'in eline geçti."
"Assange yakın zamanda 2011'de Google'ın İcra Kurulu Başkanı Eric Schmidt görüşmeler yaptığını, bu görüşmelerin içeriğini "Google Wikileaks'le Buluşunca" adlı bir kitapta toplayarak yayınladı."
Hangi birinin neresini düzeltelim?
Adının Derya olduğunu ifade eden değerli okurumuz bunları tespit etti, ekran görüntülerini aldı ve "Ayıptır" diyerek benimle paylaştı. Gerçekten de ayıp.
Okurumuz "Böyle giderse bir Sabah'ın Hataları kitabı çıkarmak daha dikkat çekici olabilir" diye eklemiş. Haklı.
Sözü edilen içeriği incelediğimizde hemen hepsinin internet servisi tarafından üretildiğini görüyoruz. Hatalar Sabah'a değil, sabah.com.tr'ye ait.
Daha önce de söyledim: Hızlı olmak, doğru olmamayı gerektirmez. Bu kadar çok imla, yazım ve anlatım hatası bir yayının ürün kalitesine ve imajına zarar verir. Editörlük dil bilgisi, ciddiyet ve dikkat gerektirir. Bu kural internet editörleri için de gereklidir. Kopyalayıp yapıştırarak hatta kesip yamayarak; bunu da yalan yanlış yaparak, olmaz.
Gerçi, IŞİD'in elindeki konsolosluk görevlilerinin kurtarılışı ile ilgili ilk haberi saatler sonra, 08.55'te yapan bir sitenin ne kadar hızlı olduğu da tartışılır ama bu başka bir konu.