Amerikan Federal Hükümeti, Kongre'nin bütçe tasarısını onaylamaması yüzünden kepenk indirdi. Tartışmalı Sağlık Yasası'nın hayata geçişini geciktirmek isteyen Cumhuriyetçi milletvekilleri, Başkan Obama yanaşmayınca bütçe yasasını engelledi ve 1 milyon çalışan zorunlu izne gönderildi.
Daha da önemlisi, 17 Ekim'e kadar borç tavanının yükseltilmemesi halinde hükümet temerrüde düşecek. Bu da küresel ekonomide, FED açıklamaları ardındaki ikinci "kriz üretici" etkiyi doğuracak.
Bir ülke kepenk indirir mi? Pekâlâ indirebiliyormuş. Geçen yıl da Yunanistan'ı tartışıyor ve soruyorduk: "Bir ülke iflas eder mi?" edebiliyormuş. Sorun, bu işin siyasetinde veya bütçe tekniğinde değildir. Sorun daha derindedir.
Küresel ısınma ile küresel kriz arasında sıkışmış dünyada kalıcı çözümün henüz geliştirilmemiş olması, ödenecek faturayı şişirmeye başladı. 1929 Büyük Buhranı, 1973 Petrol Krizi, 1999 Asya'nın çöküşü, 2001 dot.com Krizi...
İlan edilmemiş savaş hali süreklilik kazanmış. Küresel ısınmanın buzulları incelttiği gibi finansçıların bitmeyen iştahı, mevcut sistemleri kırılgan hale getirmiş. Kavga iklimi yeşeriyor gibi...
ABD'deki kavga, zaten yeni bin yıla damgasını vuracak olan "açlar-toklar" çekişmesinin belirgin örneğidir. Cumhuriyetçiler "ölen ölür, kalan sağlar bizimdir" yaklaşımıyla "toklar ekonomisi" savunucusu...
Obama "açlar varken kalıcı huzur olmaz" yaklaşımında ve toplumun yoksul kesimlerine kaynak aktarma niyetinde. Sağlık Yasası bunu temin edecekti. Bu mücadele, 17 Ekim'de uzlaşılsa dahi, bitmeyecek. Zira toklar, açları istemiyor. Fakat ihmal ettikleri açların tepkisidir. Tıpkı tarihteki gibi...