Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

657

Yarım asırdır hayatımızda... İçinden katsayı geçmeyen hanemiz yok gibi... Çalışma Bakanı'nın "değiştireceğiz" dediği, Devlet Memurları Kanunu'ndan söz ediyoruz.
Düne kadar katı bürokrasinin var ettiği "iş güvenceli" meslek grubuydu. Sonra performans sistemleri uygulanarak verimi artırılmaya çalışıldı. Hele ki 20 yıl öncesinin "bugün git yarın gel" ilkelliği artık yok. Yok, fakat henüz devlet memurluğu, kendinden bekleneni vermekten çok uzak.
Kimileri "sayısını azaltalım, kurtulalım" çözümünü sunmuştu. Rahmetli Adnan Kahveci, zamanında toplam kadro 2.1 milyon iken devletin bütün işlerinin 700 bin kişiyle dönebileceğini hesaplamıştı. Hem de daha etkin şekilde.
Sonraki iktidarlarda devlet memurluğu, KİT arpalıkları, "hamili kart" yakınlığı dönemi yaşadık. Kayıp yıllar 1990'larda, sayılarını azaltma vaadiyle seçim kazananlar, "hangisini atalım" kadroları ihdas edince bir ayda 12 bin 500 kişi bu göreve atanmıştı. Tümü de devrinin çalışma bakanına ait "hamili kart" taşıyordu.
Oysa devlet, hele ki bu yüzyılda, değişime, gelişime en açık kurumlardan biri ve devlet memurluğu, olmazsa olmaz derecede önem kazanıyor. Fakat o kadrolar, sayıları 3 milyonu bulan bu kadrolar mı? Tam da bu sorunsaldan yola çıkarak "verimli memur" teşviki geliyor. Bunu, daha verimli çalışana daha fazla ücret ödeme yoluyla yapacaklar.
Belki bu sayede eşit iş tanımına rağmen, biri yatan diğeri ise inanılmaz fedakârlıkla çalışan memurlar ayrışmış olacak. Belki bu sayede devlete değer katan memur ile bankamatik memuru ayrışacak. Belki bu sayede 657 dediğimiz, testiyi kıran ile suyu getireni bir tutan ilkel katsayı yöntemi adil hale gelebilecek.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA