Bir ülke düşünün; küresel krize rağmen istihdamı artırıyor... Dünya finans devleri zorlanırken bankaları dimdik ayakta... Büyümesi; küredeki durgunluğa rağmen rekor düzeyde... Uluslararası sermayenin cazibe merkezi ve bölgesinde istikrarı temsil ediyor... Ancak kredi notu; Yatırım yapılamaz!.. B
ir başka ülke düşünün; Her 10 kişiden biri sokakta yürüyor. Etrafında çıban başı ve bulaşmadığı ulus yok... Sponsoru ülkeler kendi derdinde olduğundan ekonomisi zorda. Savaşın finansmanını üstlenmekten yorulmuş orta sınıfı; "yeter artık" diyor. Ancak kredi notu; Yatırım yapılabilir!
Böyle bir şey olur mu? Eğer elinde tuttuğu dereceyi finans ağlarını terörize etmek için kullanıyor ve çifte standart ile davranıyorsa; olur!..
Yakın geçmişimizde kırdığı notlarıyla krizi tetikleyen Standard&Poor's, ardında bıraktığı yıkımlarla sosyal hayatımızda yer alan bir kurum. Moody's Teyze ile birlikte bu sıfırcı hoca, Türkiye'yi hâlâ "yatırım yapılamaz" düzeyde tutarak, kredi maliyetimizi artırıyor, ülkenin şirketlerinin ucuza gitmesini "temin" ediyor.
Âşık Veysel; "güzelliğin onpar'etmez; bu bendeki aşk olmasa..." der. S&P'nin afra ve tafrası, onun notuna ihtiyaç duyanların "itibarından" kaynaklanıyor. Ancak kendi krizlerini dahi görmekten aciz. Hatta şikeli notlarla Enron gibi skandalların da çete üyesi S&P, bu çifte standart ile artık kendi ülkesi ABD'de dahi sorgulanıyor, soruşturuluyor...
Bana göre bu not çetesine itibar edenlere karşı tutum geliştirmek şart. Yerli işbirlikçilerinden başlayarak...