1996 yılından bu yana Kaan markasıyla akıllı sayaç üreten Başarı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ferda Yıldız'ın sanayici şapkasıyla anlattıkları öyle ilginç ki, son günlerde ekonomi dünyasındaki üretim tartışmalarına en somut örnek sanki.
"Üretmeyen devletler ancak esir oluyor ama biz ne yazık ki üretimde başarılı değiliz. Türkiye'de para ticarette kazanılıyor" diyen Ferda Yıldız, 2.5 yaşındayken kaybettiği oğlunun adını verdiği için inat ve ısrarla sayaç üreten fabrikasını ayakta tutmaya çalıştığını ancak hep para kaybettiklerini anlatıyor. Son zamanlarda bu tartışma giderek alevlenmeye başladı. Sanayiciler umutla AK Parti Hükümeti'nin, sanayideki çarkların dönmesini ve ihracata dönük üretim hamlesi için ciddi bir destek politikası içine girmesini bekliyor.
Bugüne kadar 5 milyon tane sayaç üretmiş Ferda Yıldız. 'Ama' diyor, "Uğraştığımıza değmiyor. Sürekli para yatırıyoruz ve ihracat da yapamıyoruz. Kendi memleketinde çok büyümüş olmanı bekliyorlar. Türkiye'de acımasız fiyat üzerinden bir rekabet var. İhale kanunu en düşük fiyatı vereni öne çıkarıyor. Oysa biz önce kalite diyoruz."
Stanford'ta master yapmış bir telekomünikasyon mühendisi olan Ferda Yıldız uzun bir süredir aslında Türkiye'de araştırma- geliştirme faaliyetlerine çaba harcıyor. Örneğin bugün Türkiye'de uzunluğu 150 bin kilometreyi bulan elektrik tellerinde meydana gelebilecek arızaları önceden tespit eden bir sisteme sahip helikopterleriyle 12 ay boyunca elektrik tellerinin kontrolünü yapan Başarı, bu sayede elektrik kurumlarına milyonlarca dolarlık tasarruf sağlıyor. Yani sanayiciler aslında biraz daha rahat bir ortam buldukları anda araştrıma-geliştirmeye daha çok bütçe ve zaman ayıracak, Türkiye'de katma değeri daha yüksek olan bu üretimi yurtdışına ihraç edebilecek. O insan kaynağına sahibiz ve aslında devlet, üniversite ve sanayi işbirliğiyle altından kalkılmayacak bir sorun da yok.
Cep telefonu statü göstergesi!
Bu arada Türkiye'de LG ve Samsung telefonlarının satışını da üstlenen Başarı Elektronik'in başarı grafiği yukarı doğru bir trend izliyor. Yıldız boşuna 'para ticarette' demiyor ve Türk tüketicisinin satın alma alışkanlığına ilişkin çok doğru bir tespitte bulunuyor. Yıldız'a göre en ucuzu satın alma sevdası bir tek cep telefonlarında işe yaramıyor. "Bugün asgari ücretle çalışanların elinde dahi 2-3 bin liralık akıllı telefonları görmeye başladık. Niye? Çünkü cep telefonunu elinde gezdiriyor. O yüzden en pahalısını alıyor. Bir statü göstergesi olduğu için hoşuna gidiyor" diyor. İlginç ama ne kadar doğru değil mi?