Hüseyin Çelik "Eğer diğer maddelerde uzlaşılırsa, Başkanlık teklifimizi geri çekeriz" diyor. CHP de, mevcut anayasanın ilk 3 maddesine dokunulamaz ısrarından vazgeçmeli. Çünkü bu sözleriyle, aslında, 1982 Anayasası'na sahip çıkmış oluyor. Zira o maddeler sürekli değişti.
1924 Anayasası'nda 2'nci madde şöyleydi: "Türkiye devletinin dini İslâm'dır; resmi dil Türkçe'dir. Makarrı Ankara şehridir."
1928'de, 2'nci maddeden "Türkiye devletinin dini, İslâm'dır" hükmü çıkarıldı. 1937'de ise, devletin temel yapısı CHP'nin 6 okuyla bütünleştirildi: "Türkiye devleti, cumhuriyetçi, milliyetçi, halkçı, devletçi, laik ve inkılâpçıdır. Resmi dili Türkçe'dir. Makarrı Ankara şehridir."
1961 Anayasası'nda 2'nci madde şu şekilde yazıldı: "Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına ve Başlangıç'ta belirtilen temel ilkelere dayanan milli, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir."
Böylece 1937'de anayasaya giren ve CHP'nin 6 okunda temsil edilen Atatürk ilkeleri, 1960 darbesinden sonra metinden çıkarılmış oldu.
Ve nihayet 1982 Anayasası... 2'nci madde yeniden değiştirildi: "Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı,
Başlangıç'ta belirtilen temel ilkelere dayanan demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir."
"2'nci madde değiştirilemez" demek, "12 Eylül darbesinin zihniyetine bağımlıyız" anlamını taşır. Buna mukabil, CHP, hangi ilkelerde ısrarlı olduğunu açıkça söylemeli. Türkiye devleti bir cumhuriyettir; cumhuriyet laiktir, demokratiktir, sosyal bir hukuk devletidir; resmi dili Türkçe'dir; başkent Ankara'dır; bayrağı, ay-yıldızlı al bayraktır; milli marşı İstiklâl Marşı'dır... Bu konularda bir tartışma çıkacağını hiç sanmıyorum. İş ki niyet iyi olsun ve taraflar siyasi gerilimden medet ummak yerine, uzlaşma arasın.