28 Şubat soruşturmasında tutuklu sayısı son 3 dalganın ardından 72'ye ulaştı. Tutuklama kararlarını, özel yetkili mahkemelerin yerine kurulan ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250'nci maddesindeki suçlara bakmakla görevlendirilen ağır ceza mahkemesi verdi. Hani tutuklama, özel yetkili mahkemelerin bir kusuruydu?
Öteden beri, tutuklamanın isnat edilen suçun ağırlığından kaynaklandığını anlatıp duruyorum. Eğer insanlar darbe teşebbüsünden yargılanıyorsa, hâkim kolay kolay tahliyelerine hükmedemiyor. Birtakım komplo teorileri üretmeye "Cemaat yargısını, hükümete karşı" göstermeye gerek yok. İşte Ankara Ağır Ceza Mahkemesi de, 28 Şubatçıları tutukluyor...
Tutuklama kararlarına yapılan itirazları ve tahliye taleplerini değerlendirmek üzere, özgürlük mahkemeleri kuruldu. Bu mahkemeler de, 28 Şubat'tan yargılanan askerlerin tahliye başvurularını reddetti. Emekli generaller Sedat Arıtürk, Erdoğan Öznal, Cevat Temel Özkaynak ile emekli Albay Eser Şahan'a, davete rağmen hâlâ ulaşılamadığı göz önüne alınarak, diğerleri açısından da kaçma şüphesi varit görüldü.
Davaların kapsamının geniş tutulmasını eleştiriyorum. Emir-komuta zinciri içinde hükümete karşı tertiplere dahil olanların tümü sanık sandalyesine oturtulursa, çok sayıda kişi bundan etkilenir. Bence, elebaşları hedef alınıp, emir-komuta zincirinin alt kademesiyle uğraşılmamalı.