Can Yücel'in güzel bir şiirini, bozmamaya itina ederek ama kısaltarak sütunuma alıyorum. Erkek dediğin, seni elinin tersiyle değil, avucunun içiyle kavrayacak. Bileceksin ki emin ellerdesin. Rahat olacaksın yanında.
Erkek dediğin, sen onu merak ettiğinde, kendisine hesap soruluyor havalarına girmeyecek. Senin inceliğine karşı umursamaz sözler sarf etmeyecek. Erkek dediğin, kadının sinirini bozmayacak, cinlerini tepesine çıkarmayacak, sanki sen onun için varmışsın, her ne zaman istese emrine amadeymişsin, o ne yaparsa yapsın her istediğinde yanında elinin altında olacakmışsın triplerine girmeyecek. Erkek dediğin ilgi gördüğünde ilgiyle, sevgi gördüğünde sevgiyle karşılık verecek. Erkek dediğin, sırf ona daha güzel görünmek için giyinip kuşandığında hiçbir şey olmamış gibi davranmayacak. Erkek dediğin, ruhunu okşamasını bilecek; romantik olacak kimi gün habersizce kucağında çiçeklerle çıkıp gelecek. Erkek dediğin, seviyorum deyip, bir sonraki perdede kaçmayacak, özlüyorum diyorsa gelecek, kaybetmek istemiyorum diyorsa kaybetmeyecek. Erkek dediğin, aşkına sahip çıkacak. Erkek dediğin, babalığını da bilecek, ana-babaya hürmet etmeyi, kadir kıymet bilmeyi, vefakârlığı, fedakârlığı... Erkek dediğin seni koruyacak, kuşatacak. Hem sevgilin, hem arkadaşın olacak.
(Necla Sanlı'ya teşekkürler)