Özel Yetkili Savcı'nın Baykal'a tuzak kurulması olayını mercek altına alması, tam da Kurultay arefesine denk geldi. İnşallah tesadüftür. CHP'de kılıçlar çekilmişken, taraflardan birine "kaset mağduru" takviyesi gerekmez.
Savcılığın, organize suç şüphesi taşıdığı ortada. Zaten Baykal da Taraf'a verdiği demeçte, İklim Bayraktar'ın birlikte olma ısrarını Soner Yalçın'ın eseri gibi değerlendirmişti: "Komployu Soner Yalçın düzenledi ama arkada kimler var bilmiyorum" demişti. (9 Mart 2011)
Bu kanaate kapılmasının sebebi, Oda TV'de çıktığı söylenen bir nottu. Baykal Halk TV'nin Soner Yalçın'a satılmasına soğuk bakıyordu. İşte, notta bu durumu anlatan bilgiler vardı: "Halk TV olayında Kılıçdaroğlu istekli. Ama Baykal direniyor. Baykal engelini aşmalıyız. Baykal için Varan 2. Gürsel bize yakın; Halk TV için de çabalıyor. Kılıçdaroğlu seçimden önce bu iş bitsin dedi."
Ama buradan yola çıkarak Soner Yalçın'ı, İklim Bayraktar olayının arkasında gibi gösteremeyiz. Hiç değilse dinlemeye takılan aralarındaki telefon konuşması, Yalçın'ın bir sürprizle karşılaştığını gösteriyor. Soner Yalçın: Bana anlat... Bu pezevenkle yarın görüşeceğim.
İklim Bayraktar: Utanç verici bir durum nesini anlatayım.
Soner Yalçın: Eliyle meliyle bir şey mi yapıyor? Kafayı mı yemiş bu ya!
İklim Bayraktar anlatıyor. Soner Yalçın "Keşke Gürsel'e söylemeseydin, o da başka birine söyleyecektir, bunlar politikacıdır, gevezedir..." diye düşüncelerini ifade ediyor. Hatta Bayraktar'a "Seni rahatlatacaksa telefon aç Baykal'a küfür et" bile diyor.
Bana göre, Yalçın'ın yegâne arzusu, Halk TV'yi almaktı. Bu yüzden, İklim Bayraktar olayı canını sıkıyor. Çünkü ertesi gün Baykal'la bir randevusu var. Dolayısıyla "Varan2" ile İklim Bayraktar hadisesi birbirine karıştırılmamalı.
Peki Baykal neden Soner Yalçın'dan şüpheleniyor. Herhalde bu konuda bazı aydınlatıcı bilgiler verecektir. Ayrıca Oda TV bilgisayarındaki notlar virüs eseri olabilir. Nihayet Hard disk üzerinde TÜBİTAK bilirkişilerinin incelemesi başlıyor.