Wisconsin Üniversitesi profesörlerinden ünlü tarihçi Kemal Karpat, Türkiye'de. Onunla Atatürk'ü konuştuk. Değerlendirmelerini merak ediyordum doğrusu. "Atatürk'ün ruhunda diktatörlük yoktu" diye söze başladı ve devam etti: "Nitekim, Serbest Fırka'yı kurarken, Halk Fırkası'yla Serbest Fırka arasında hakemlik rolü üstlenmek istiyordu. İnönü, 'Partiyi sen kurdun; bırakamazsın' dedi. Serbest Fırka, halkta önemli bir destek bulunca, devrimlerin zedelenebileceği endişesini duymaya başladı. Ne de olsa, hilâfetin kaldırılmasının üzerinden sadece 6 sene geçmişti. Hilâfet demek, zaten saltanatın ihyası anlamına gelirdi. Ayrıca 1929 ekonomik krizi de daha istikrarlı bir yönetim icap ettiriyordu. Bütün bunların etkisiyle, Atatürk, kendi kurdurduğu partinin kapatılmasını istemek zorunda kaldı. Ama, Serbest Fırka'nın kapatılmasının ardından, yurt içinde 40 günlük bir seyahate çıktı. Halkın bu partiye neden sempati duyduğunun sebeblerini öğrenmeye çalıştı."
Kemal Karpat, Atatürk'ün yetkilerini parlamentoyla ve partiyle paylaştığını da söyledi. Kendi döneminde çok partili siyasi hayata geçememiş dahi olsa, hiçbir zaman diktatörlüğü amaçlamadığını da sözlerine ekledi.