Kemal Kılıçdaroğlu, Kurultay'da sıradan bir konuşma yaptı. Ama "yeni mürit"ler toz kondurmuyorlar; en ufak eleştiriyi bile tepkiyle karşılıyorlar. Bunu, TV 8'deki "8. Gün" programında fark ettim. Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının noksan taraflarını söyleyince, hemen söz, AK Parti eleştirisine dönüşüyor. "Konuşma sıradandı ve noksandı" demek, Kılıçdaroğlu karşıtlığı anlamına gelmez ki! Sözgelimi, ben yenilenen CHP'nin, AK Parti'ye gerçek bir alternatif oluşturmasını ve Türkiye'de "daha fazla özgürlük konusunda bir yarış başlamasını" çok isterim.
CHP'yi destekleyenler, hatta umut bağlayanlar da, zaman zaman noksanlara işaret edip soruyor: "Neden, 'Kürt kardeşlerimin sorunu, benim sorunum' demedin? Üniversitelerde okuyamayan türbanlı kızlardan bahsetmedin? CHP'yi askerle ilişkili gösterme çabalarına daha açık bir tavır koymadın? Veya Ergenekon sanıklarının çilesini anlatırken, ele geçen darbe planlarını, Danıştay saldırısını ya da Ümraniye'deki bombaları konu etmedin?"
Zaman içinde, Kılıçdaroğlu'nun eleştirilere kulak vereceğini, Kurultay'dakinden çok daha ileri ve kapsamlı bir konuşma yapacağını umuyorum. Ama bazı kişilerde bir "Buldumcuk" sevinci var. Hani "görmemişin oğlu olmuş" misali. Bu beni rahatsız ediyor. Biraz soğukkanlılık...