Pazar günü, Mehmet Tezkan'ın CNN Türk'teki programında, Prof. Süheyl Batum'un konuşmasına rastladım. Alt kademe mahkemelerin, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na (HSYK) üye seçmesini eleştirirken, "Bu hâkim ve savcılar mülâkatla atanıyor. Mülâkatı Adalet Bakanlığı görevlileri yapıyor" demez mi! Batum, bu sözlerle, alt mahkeme hâkim ve savcılarının yaptığı seçimin, HSYK'da kadrolaşma yaratabileceğini ihsas ediyordu.
İşte alın size bir kafa karışıklığı daha...
Oysa:
1) Mülâkat yeni değil. 1934'ten beri uygulanıyor.
2) Mülâkat ile sadece adaylar belirleniyor. Mesleğe kabulü, gene HSYK yapıyor.
3) Mülâkat Kurulu'nda, öteden beri Adalet Bakanlığı'nda çalışan yüksek dereceli memurlar yer alıyor.
4) Eskiden yazılı sınav ile mülâkatın aritmetik ortalaması geçerliydi.
Mülâkatın etkisi azaltıldı.
5) 7 Şubat 2007'de, Anayasa Mahkemesi, mesleğe atama değil, sadece aday belirleme olduğu için, mülâkatın anayasaya aykırı olmadığı kararını verdi. Üstelik, 11 üyenin 10'unun görüşü bu istikametteydi.