Şehit cenazeleri gözyaşları içinde kaldırılırken, Kürt meselesinin çözümünde adım atmak zorlaşmayacak mı? Siyasi iktidarın halkın giderek kabaran tepkisine kulak asmaması kolay mı? Oysa ne yapılacağı belli. PKK tamamen silâh bırakmasa dahi, "militanlarını Kuzey Irak'a çektiğini" açıklayacak. Türk Silâhlı Kuvvetleri'nin operasyonları sürse dahi, çatışma ihtimali böylece ortadan kalkacak. Öcalan ilk yakalandığında, PKK'yı sınır ötesine taşıma teklifini yapmamış mıydı? Hatta görüştüğü bir askeri yetkilinin, "500 kadarını Türkiye dağlarında muhafaza et" dediği de, bir şekilde kamuoyuna yansımıştı.
Siirt'teki çatışmada 10 aylık asker olan oğlu Yusuf'u şehit veren baba Mehmet Nasır Ulaş, "Kürt açılımını desteklediğini" söylüyor ve geçmişe takılıp kalmadan ileriye bakılmasını tavsiye ediyor: "Benim yüreğim yandı, başkasının yanmasın."
Kürt, Türk hiçbir ana ağlamasın, yürekler yanmasın... Barışa varmak için herkese fedakârlık düşüyor. Maalesef bu önemli fırsatı berhava edecek şekilde gelişmeler var.
1) Çatışmalar sürüyor/şehit cenazeleri kalkıyor.
2) MHP'yi hoş görebiliriz ama CHP de uzlaşmaya yanaşmıyor; Baykal sertleştikçe sertleşiyor.
3) DTP'nin bazı sözcüleri yarayı kaşıyor.
Bakalım siyasi irade daha ne kadar kararlılığını sürdürebilecek?