Org. Yaşar Büyükanıt, Beykent Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi tarafından düzenlenen bir toplantıda konuştu. "Ben asker olarak, Emniyet'in istihbaratına güvenmiyorsam, çünkü bana istihbarat getirecek kurum benim hakkımda istihbarat topluyordevlette kurumlar arasında güvensizlik varsa, şüpheler varsa, o devlet sorunludur" dedi.
Aslında, Ergenekon belgeleri arasında ele geçirilen fişleme raporlarına değinseydi, tabloyu bütün boyutlarıyla anlatmış olurdu. İkinci iddianamenin ek klasörleri arasında, Şener Eruygur'un ofisinden çıkan belgeler de var. Meğer Yaşar Büyükanıt'ın ailesine ilişkin birçok konuda, "Sağlık", "İlâçlar, "Özel" başlıklarıyla dosya tutulmuş. Meselâ, "İlâçlar" isimli klasörde, Filiz Büyükanıt'ın 2003'ten 2005'e kadar gittiği 27 doktorun isimleri ve kullandığı 99 ilâç adı bulunuyor. "Sağlık" isimli klasörde ise, Yaşar Büyükanıt'a ait olduğu belirlenen 20002002 yıllarını kapsayan 50 adet muayene kaydı ve 132 ilâç listesi mevcut. Ayrıca, Filiz Büyükanıt'ın berberi, mücevhercisi, saatçisi, terzisinin isimleri ve özel dostları da fişlenmiş.
Emniyet İstihbaratı'nın üst düzey komutanlar hakkında istihbarat toplamasını, yaşadığımız ve hazırlığı yapılan darbeler çerçevesinde makûl karşılamak mümkün. Zaten Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu'nun ek 7. maddesine göre, polis, anayasa düzenini koruyucu tedbir almak amacıyla istihbarat toplamakla görevli.
Bence, Büyükanıt, Emniyet'e sitem edeceğine, eleştiri oklarını öncelikle, Şener Eruygur ve arkadaşlarına çevirmeliydi. Üstelik onu, zehirlemeyi bile düşünmüşler.