İlk ve ortaöğretimin son sınıflarında okuyan 2 milyona yakın öğrencinin büyük bölümü YGS, LYS ve SBS'ye hazırlanmak için sahte doktor raporu alarak okul sıralarını boşaltmaya başladı. Hasta raporu alan öğrenciler okula gitmiyor, ama dershaneye gidebiliyor.
Sınavlara hazırlanan öğrencilerimizin dershanelerde daha fazla vakit geçirme adına sahte raporlar peşine düşmesi, eğitim sistemimizin içine düştüğü çaresizliği gözler önüne sermeye yetiyor. Sınavmerkezli eğitim sistemi, öğrencileri okuldan uzaklaştırıyor.
Eğitim sisteminin en temel amaçlarından birisi de doğru ve dürüst insan yetiştirmek olmalı.
Eğitim sistemi sorunlu
Sınavcı eğitim sistemi nedeniyle çocuklarımız her türlü manipülasyona açık hale geldiler. Genelleme yaparak herkesi suçlamak istemiyorum. Ancak bazı veliler bu sahtekarlığa, istemeden çocuklarının geleceği için destekçisi oluyor. Sahte doktor raporu alma geleneğine karşı çıkan öğretmen ve idareciler ise öğrenci düşmanı ilan ediliyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nın, genelgesiyle, YGS'ye hazırlanan lise son sınıf öğrencilerinin sahte sağlık raporu alarak okuldan izinli sayılmalarını engellemek için 45 güne kadar izin verildi. Ne yazık ki bu genelge de çözüm getirmedi.
Sınav tarihinin yaklaşması ve ikinci yarıyıl döneminin başlamasıyla birlikte rapor alma oranları daha çok artacak. Bence, doktor raporları yüzünden, çocukların etik eğitim ve gelişimine büyük zarar veriliyor. Şubat ayının başlarında bulunduğumuz şu günlerde, ilköğretim 8'inci ve lise son sınıflar adeta boşalmış durumda. Sınıflarda 5-10 öğrenci ya var, ya yok. Çocuklar üniversiteye hazırlık ortamında okul dışında daha iyi hazırlandıkları inancıyla kendilerine olmadık hastalık teşhisleri koydurup usulsüz heyet raporu alıyorlar. Alamayan, ailesi dürüst olanlar adeta cezalı duruma düşüyorlar.
Usulsüz heyet raporu
Heyet raporu almış öğrenciler, aldıkları bir tek notla karne alırken, devam edenler katıldıkları sınavlarda ortalamalarını düşürme riski taşıyorlar. Son sınıfların boşalması üzerine, dershaneler de öğrenci talebiyle programlarını değiştirmek zorunda kaldılar. Okul saatlerinde, dershane çalışmaları ön plana çıkıyor.
Okula gidenler, bu çalışmalardan da mahrum kalıyorlar. Bunun ezikliğini yaşıyorlar.
Üniversite sınavına hazırlanan lise son sınıf öğrencilerinin sahte sağlık raporlarıyla uğraşmaması için devamsızlıkta, rapor yerine velinin yazılı başvurusu yeterli sayıldı. 20 gün özürsüz, 25 gün de rapor alarak özürlü devamsızlık yapabilen lise öğrencileri, 25 günlük özürlü devamsızlıkları için de rapor almak zorunda değil.
Ancak bu da yetmedi. Şimdi öğrenciler usulsüz heyet raporu peşinde. Dikkat ediyor musunuz? Okullar iyice devreden çıkıyor.