Hükümet, 2012 yılı programında, yükseköğretime ilişkin çalışmalarına devam ediyor. YÖK, üniversiteler arasında koordinasyon sağlayan ve kalite standartları belirleyerek denetleyen bir kurum haline dönüştürülecek. Yükseköğretime girişi artırmak amacıyla iki önemli adım atıldı. Bunlardan ilki, her ilde üniversite açılması. Üniversite sayısı 103'ü devlet ve 62'si vakıf olmak üzere toplam 165'e ulaştı. Diğer ikinci önemli adım ise, 2006-2010 arasında örgün yükseköğretim kontenjanlarının yüzde 65.5 artırılması oldu.
Hükümet programında, YÖK uzmanlık esasına dayalı planlama ve eşgüdümden sorumlu olacak şekilde yeniden yapılandırılacak. Üniversitelerin idari yönetiminde, profesyonel yöneticilik anlayışına geçilecek. Bu profesyonellere, üniversitelerin performansa dayalı olarak esnek harcama yapabilme imkânı verilecek. 2012 programında, YÖK'ün sorumluğunda, Milli Eğitim, Maliye ve Kalkınma bakanlıkları, TÜBİTAK, DPB, üniversiteler ve STK'lar ile işbirliği halinde, yükseköğretim sisteminin yeniden yapılandırılmasına yönelik hazırlık çalışmaları tamamlanacak. Üniversitelerin şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri doğrultusunda idari ve mali özerklikleri artırılmak suretiyle yükseköğretim sisteminin rekabetçi bir yapıya kavuşması sağlanacak. Bu sistem, günümüzde özellikle ABD üniversitelerinde geçerlidir.
Üniversitelerin uzmanlaşacakları alanları belirlemeye yönelik bir strateji de hazırlanacak. Araştırma altyapısı ve öğretim üyesi özelliklerine dayanarak, üniversitelerin bulundukları yörelerin potansiyellerine de uygunlukları gözetilecek. Bu çerçevede, akademik personel ve harcama politikası etkili şekilde kullanılacak. Çalışmalar arasında öğretim elemanı açığının giderilmesi ve yurt geneline daha dengeli dağılımı sağlanacak. Öğretim görevlisi, okutman ve uzman sayısını artırmak suretiyle yeni üniversitelerdeki öğretim elemanı açığı azaltılacak.
YÖK 30 yaşında
Öğretim üyesi başına öğrenci sayısının yüksek olması ve öğretim üyelerinin üniversiteler arasında dengesiz dağılımı yükseköğretimin bir diğer sorunu. Artan üniversite sayısı ve örgün yükseköğretim kontenjanlarına paralel olarak yurt ihtiyacı da arttı. Yurt sayısının, kredi ve burs imkânlarının iyileştirilmesine yönelik düzenlemeler yapılacak. 2012 hükümet programında, yükseköğretimde uluslararasılaşma boyutu konusunda farkındalık artırılacak. Böylece Türkiye, dünyadaki uluslararası öğrencilerden daha fazla pay alarak, öğrenci çeken bir ülke konumuna gelecek.Şu anda da vakıf üniversitelerinin yanı sıra, özel üniversitelerin kurulması üzerinde de çalışılıyor.
YÖK 30 yaşında. Olup olmaması tartışalabilir. Bunun yeri ayrı bir platformdur. Ancak günümüzdeki YÖK, geçmişe göre bence daha ılımlı. Mevzuattaki kısıtlamalar hariç, bugünkü YÖK'ün gayet makul hareket ettiğini düşünüyorum. Her şeye rağmen gayet iyi şekilde ilişkilerini insani bazda, mevzuatı da gözardı etmemek şartıyla yürütmeye çalışıyor. Yükseköğretim Kurulu, kanunların el verdiği ölçüde, üniversitelere daha fazla serbestlik, özerklik vermek niyetinde. Zannedersem, yeni düzenlemelerde de bu yönde hükümler yer alacak.