Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, meslek ve teknik lise öğrencilerine son dakika golü attı. Teknoloji Fakülteleri bünyesinde yer alan Mühendislik programlarına, YÖK'ün daha önce açıkladığı gibi, YGS- 1 puanıyla girilemeyecek.
Danıştay bu düzenlemeyi iptal etti. Mesleki ve teknik ortaöğretim kurumu öğrencileri, MF 4 puanıyla bu bölümlere girebilecek. Teknik eğitim fakülteleri, 2009'da Bakanlar Kurulu kararıyla kapatılarak yerlerine içinde mühendislik bölümlerinin olduğu Teknoloji fakülteleri kurulmuştu. Meslek ve teknik lise öğrencileri için kurulan bu fakültelere, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) karşı çıkmış, bu fakültelerde okuyanların teknik anlamda mühendis olamayacağını belirterek, 2010'da Danıştay'a dava açmıştı.
Danıştay davayı LYS'ye 45 gün kala karara bağladı. Bu fakültelere YGS 1'le giren meslek ve teknik lise öğrencilerinin de, LYS'ye girmelerinin şart olduğunu bildirdi. Geçen yıl, YGS-1'le giren aday sayısı meslek ve teknik liselerde 170 bindi. Bu yıl da aynı sayı olabilir. A
çıklamadan sonra, meslek ve teknik lise öğrencileri şaşkın durumda. Bence de çok haklılar. Gençler mağdur olacak. LYS'ye 45 gün kala lise 1'den sonra çok az gördükleri matematik, geometri, fizik, kimya ve biyoloji derslerine nasıl çalışacaklar? İşleri oldukça zor. Aldığım duyumlara göre, bu konuda YÖK çalışmalara devam ediyor.
Bu fakültelerin kontenjanlarının yüzde 60'ını meslek ve teknik liselere ayıracaklar. Örneğin A Teknoloji fakültesinin, B programının kontenjanı 50 kişi olsun. MF 4 puanıyla, bunun 30 kişilik kontenjanına meslek ve teknik lise öğrencisi alınırken, geriye kalan 20 kişilik kontenjanına da genel lise öğrencisi alınacak. Kısacası meslek ve teknik lise öğrencileri kendi aralarında yarışacak.
Kuruluşu ve hedefleri
Teknoloji fakülteleri neden kurulmuştu? Bir göz atalım. Teknik Eğitim Fakültesi mezunlarının, unvan ve statüleri belirlenmediğinden, sektörde ciddi bir unvan, yetki ve sorumluluk problemi ile karşılaşıyorlar. Gelişmiş ülkelerde mühendislik kavramı, klasik anlamının çok ötesine geçti. Teori ağırlıklı mühendislikle, uygulama ağırlıklı mühendislik olmak üzere (Teknoloji Mühendisliği) birbirinden ayrı iki tip ortaya çıkıyor. Ancak, her iki mühendisliğin çalışma alanları birbirini tamamlayıcı nitelikte oluyor. Genel olarak endüstri ve iş hayatı, KOBİ'ler; donanımlı, becerili, üretken olan uygulama mühendisleri istiyor.
Kararın hedeflerine göre, üniversite-sanayi ilişkileri; uygulama ağırlıklı mühendislerin yetiştirilmesiyle daha etkin gelişecekti. Teknoloji fakültesi mezunları bunları değerlendirebilecek niteliklere sahip girişimci elemanlar olacaktı. Mezunlar; kimlik bunalımı ve iş hayatındaki statü belirsizliği yerine, tanımlı ve aranan teknik eleman statüsüne kavuşacaktı.
Ülkemiz ve uluslararası endüstrinin tercih ettiği teknik eleman tipini yetiştirmekle, mesleki ve teknik ortaöğretime ve dolayısıyla Teknoloji fakültelerine daha başarılı öğrenci çekilecekti.
Meslek ve teknik liselilerin YGS 1 puanıyla, Teknoloji fakültelerine girmesi, hem ortaöğretimde, hem de yükseköğretim aşamasında kaliteyi yükselecek ve aynı zamanda genel liselere olan yöneliş azalacaktı.
Bence, mesleki yükseköğretimde yeniden yapılanmayı öngören bu proje doğru bir karardı. Ancak, hukukun üstünlüğü tartışılamaz. Hepimiz bu konuda alınan karara saygı göstermeliyiz.