Düz liseler tarihe karışıyor. Bu liselerden altyapısı güçlü olanlar, Anadolu lisesine dönüştürülecek. Diğerleri ise meslek lisesi haline getirilecek. Öğrenciler ilköğretim başarı puanına göre Anadolu ve meslek liselerine yerleştirilecek. Sosyal bilimler ve fen liseleri sınavla öğrenci alacak.
MEB, sistemin başarısı için okulların altyapısına ve İngilizce eğitimine yatırım yapıyor. Bu nedenle İngilizce öğretmeni sayısı artırıldı. Dersliklerin altyapısı iyileştirilmeye çalışıldı. Şimdi yapılmak istenen ise, her yıl üçte bir oranında düz liseyi, Anadolu lisesine dönüştürerek, 2014 sonunda bu projeyi tamamlamak.
Eğitim dünyasında özellikle "Düz liseler, Anadolu lisesi yapılmayacak. Anadolu liseleri, düz liseye dönüşecek" düşüncesi hâkim. Bu konuda MEB'e çok eleştiri geliyor. MEB ise böyle olmaması için her türlü önlemi alıyor. Burada amaç, çocuğun ilköğretim başarı puanına göre Anadolu liseleri veya meslek liselerine yönlendirilmesini sağlamak. Avrupa'da olduğu gibi ilköğretim başarı puanına göre liseye veya meslek lisesine gidecek. Meslek lisesinde eğitim alan öğrenci, başarılı olursa Anadolu lisesine, burada eğitimi sürenler ise isterse, meslek lisesine geçme olanağına sahip olacak. Çünkü 9'uncu sınıflarda aynı dersleri görecekler.
Yeni sistemle kalitenin artacağı, meslekiteknik ortaöğretime daha fazla öğrencinin yöneleceği düşünülüyor. Bu çok güzel bir duygu. Ancak burada aklımda bazı soru işaretleri oluşuyor. Kitlesel eğitimden, seçkin eğitime geçmek bence zor bir iş. Gençlerimizi kalitesizlikte değil, kalitede eşit duruma getirmeliyiz. Bu sistemin sağlıklı gelişebilmesi için, 8'inci sınıfın sonunda Anadolu ya da meslek lisesine geçmede yalnızca ilköğretim puanı yeterli olmayabilir. Biliyorsunuz ilköğretim diplomasına göre öğrenci alan süper liselerde istenmeyen bir not faciası yaşanmıştı. Bu yeni sistemde yalnızca öğrencinin ilköğretim başarı puanına göre değerlendirme yapılmasını düşünmek bence sakıncalı. Korkarım ki bu durum suiistimal edilebilir.
Akıllardaki soru işaretleri
MEB'e göre, düz liseler Anadolu lisesine ve mesleki-teknik ortaöğretim kurumuna dönüştürüleceği için fiziki mekân sıkıntısı çekilmeyecek. Bu durumda açıkta kalan öğrenci de olmayacak. Anadolu lisesine girmeye hak kazanan bu okulda okuyacak. Peki ya kazanamayanlar? Meslek lisesine de gitmek istemezse ne olacak? Lisede okuyamayacak mı? MEB bu sorunun yanıtını şöyle veriyor: Sistem bütünlüğü içinde meslek liselerinde okumak istemeyen öğrencilerin durumu tekrar değerlendirilecek ve mağdur edilmeyecek. Bu konuda tam bir açıklama yok. Şayet ilköğretim başarı puanı yeterli olmayan öğrenci, açık liseye yönlendirilirse, bu kötü olur.
Kamuoyunun aklını karıştıran bir soru da; Galatasaray, İstanbul liseleri gibi okulların durumu. Öğretmen liseleri ne olacak? Devamlı yapılan sistem değişiklikleri, gençler arasında bırakın eğitim düzeyini, kültür farklılıkları dahi oluşturuyor. Bundan sonra alınacak kararlar siyasi olup geçici değil, devamlılık göstermek zorunda. SBS'yi kaldırarak veli ve öğrencilerden artı puan alan MEB'in değerli yöneticilerinin, bu yeni sistemde devamlılığı gözeten, eğitimde kaliteyi ön plana çıkartan bir çalışma yapacaklarına inanıyorum.