Ne yazsam bu pazar? Geçen akşam İş Sanat sahnesinde bizi büyüleyen Dianne Reeves'in konserini mi? TEMA'cıların partileri ekoloji programlarını da açıklamaya çağıran önemli kararını mı? Yoksa asıl istediğim şeyi yapıp, sevgili Haşmet Babaoğlu gibi özgürce 'pazar notları' mı döktürsem?
Ama hiçbirini yapmayıp çarşamba gecesi açılacak olan 64. Cannes festivalinin ilk notlarını vermeyi seçtim. Çünkü bu öylesine büyük bir sanat olayı ki...
Altın Palmiye için yarışacak, yüzlercesi arasından titizlikle seçilmiş 20 filmin arasında, ABD'den bağımsız yapımlar dikkati çekiyor: birkaç yılda bir başyapıt sunan Terrence Malik'in Hayat Ağacı, Lynne Ramsay'in Kevin Hakkında Konuşmalıyız, Nicolas Winding Refn'in Drive adlı filmleri... Ardından Fransız filmleri geliyor: Bertrand Bonello'nun Apollonide / Kapalı Evin Anıları, Alain Cavalier'nin Pater, Maiwenn'in Polisse filmleri...
Ünlüler arasında İspanyol Pedro Almodovar'ın La Piel Que Habito, Belçikalı Dardenne Kardeşler'in Bisikletteki Çocuk, Finli Aki Kaurismaki'nin Le Havre, Rumen Radu Mihaileanu'nun Kadınların Kaynağı, Japon Takashi Miike'nin Hara-Kiri: Bir Samuray'ın Ölümü, İtalyan Nanni Moretti'nin Habemus Papam, yine İtalyan Paolo Sorrentino'nun O Yer Burası Olmalı filmleri dikkat çekiyor. Cannes'ı Cannes yapan, ustaların son filmlerini bekleme olayı yine yaşanacak... Elbette Danimarkalı Lars Von Trier'in büyük merakla beklenen ve kumarbazların 'yine skandal yaratacak mı, yaratmayacak mı?' diye bahse girdikleri Melankoli'sini de unutmaksızın...
Avustralya'dan Julia Leigh Uyuyan Güzel, Avusturya'dan Markus Schleinzer Michael, İsrail'den Joseph Cedar Dipnot gibi filmleriyle, aradan sıyrılmaya çalışan yepyeni isimler olacak.
Ve elbette bizim sevgili Nuri Bilge'miz... Gizemle saklanan Bir zamanlar Anadolu'da filmi, bakalım ona yine bir ödül getirecek mi? Ceylan, Cannes'daki tek Türk değil üstelik... Cinefondation adlı genç sinemaya destek bölümünde Deniz Ergüven, Kırallar filmiyle ayrıca yarışıyor. Ve de sevgili Esin Küçüktepepınar'in ülkemizde ilk (ve tek) yazar olarak farkedip belirttiği gibi, Martin Scorsese'nin başında bulunduğu Dünya Sinema Vakfı'nın bu yıl onarttığı filmler arasında bulunan Lütfi Akad'ın Yılmaz Güney'li ünlü filmi Hudutların Kanunu da Cannes Classics bölümünde karşımıza gelecek.
Bu yıl tam dört kadın yönetmenin filmleriyle bir ilk yaşanıyor: Yarışmadaki 20 filmin beşte biri kadın elinden çıkma!.. Açılış ve kapanışı yarışma- dışı olarak gösterilecek Woody Allen filmi Paris'te Geceyarısı ve Christophe Honore filmi İyi Sevilenler'le yapılacak olan şenlikte, yine yarışma-dışı olarak Jodie Foster'in The Beaver- Castor Kompleksi, Rob Marshall'ın yeni Karaip Korsanları, Michael Radford'un Michel Petrucciani gibi bir seri ilginç film de var. Bir diğer resmi bölüm olan Belirli Bir Bakış ise Gus Van Sant, Bruno Dumont, Robert Guediguian, Kim Ki-Duk, Andrey Zviagintsev gibi önemli sinemacıları ağırlıyor.
Ne diyelim: en iyi olanlar kazansın!...Ama asıl sinema sanatının kazanacağı kesin...