Seneler önceydi...
Bir UEFA kupası maçı için Avrupa'daydık.
Akşam, Galatasaray oynayacaktı... Gündüz, maçın yapılacağı sahayı dolaştık.
Fatih Hoca da vardı.
Seyircilerin oturacakları yerlerle, yeşil saha arasında "tel örgü" yoktu.
"Ne kadar güzel" dedik:
- Ah, keşke bizde de böyle olsa.
Fatih Terim gülerek şöyle dedi:
- Şu anda "tel örgü" var... Maç boyunca seyirci bana taktik verip duruyor... "Şunu çıkar, bunu oynat" diye... Yarın bir de tel örgünün kaldırıldığını düşün... Seyirci yanıma koşar, kolumdan tutar, akıl vermeye başlar.
Dün Ankara'da "patlamanın olduğu yerde" yaşananları görünce, Fatih Hoca'nın sözlerini anımsadık.
Polis, olay yerinde canla başla çalışıyordu.
Çevreyi saran kalabalık ise "neyi, nasıl yapması gerektiği konusunda" polise akıl yağdırıyordu.
Fazla TV izlemekten mi nedir, herkes "patlama... Terör" gibi konularda "birinci sınıf uzman" olmuş.