Ali Naci Tuncer, Başbakan Demirel'in odasına girer:
- Efendim özel bir sorunum var... Annem hasta.
- Geçmiş olsun... Annen için ne yapabilirim?
- Efendim annem İstanbul'da... Kars'tan Haydar Aliyev'i getirme görevini başkasına verseniz... Ben İstanbul'a gitsem.
- Benim uçağımla önce İstanbul'a uç... Anneni gör... Sonra da Kars'a geç... Haydar Aliyev'i al, bana getir.
***
Ali Naci Tuncer bakar ki "kurtuluş yok."
"Sayın Başbakanım, izninizle açık konuşacağım" der:
- Yıllarca hâkimlik, savcılık yaptım.
- Yargıtay üyesiydim.
- Beni istifa ettirdiniz, 1991 seçimlerinde Keçiören'den DYP adayı yaptınız.
- Milletvekilliğini 101 oyla kaybettim.
- Bunun üzerine Başbakanlık Müsteşar Yardımcılığı'na getirdiniz.
***
Demirel:
- Ali Naci, çıkar ağzındaki baklayı.
- Efendim yarın yine seçim olur... Milletvekilliğine adaylığımı koyarım. (Ali Naci Tuncer daha sonra Trabzon'dan milletvekili seçildi) Önemli bir eski komünisti Ankara'ya getirdiğim duyulursa yarın siyasette aleyhime kullanılır.
Demirel önce güler.
Sonra da şöyle der:
- Haydar beyi tanıyınca böyle konuşmazsın... Onunla dost ol... Bir daha ondan vazgeçemezsin.